Kutsal Yazılar Hakkında Aydınlatıcı Bilgiler
Konu 8—“Yeni Dünya Çevirisi”nin Özellikleri
Çevirinin çağdaş diline bir bakış, içindeki tutarlılık, fiillerin dikkatle tercüme edilmesi ve Tanrı’nın Sözünün canlı anlatımı.
1. (a) Yeni Dünya Çevirisi’nde Tanrı’nın ismi ne şekilde kullanılmıştır? (b) Tanrı’nın isminin “Yehova” olarak kullanılması neden uygundur?
KUTSAL KİTABIN bugüne kadar çağdaş dile yapılan çok sayıdaki çevirisi, Tanrı’yı seven kişilerin bu kitabı daha kolay anlamasına yardım ediyor. Ancak birçok çeviride Tanrı’nın ismi kullanılmamıştır. Diğer yandan Yeni Dünya Çevirisi yüce Tanrı’nın saygın ismine değer verir ve onu yüceltir. Bu çeviride Yehova ismi, asıl metinde geçtiği yerlerde kullanılmıştır. Bu isim İbranice Kutsal Yazılarda 6.973, Yunanca Kutsal Yazılarda da 237 kez olmak üzere Kutsal Kitapta toplam 7.210 yerde geçer. Genellikle İbrani dili uzmanları bu ismi Yahve olarak kullanmayı tercih etse de, Tanrı’nın isminin telaffuzunu tam olarak belirlemek mümkün değildir. Bu ismin Latin harfleriyle yazılışı olan Yehova daha yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunun nedeni, insanların bu isme yüzyıllardır alışkın olması ve Tetragrammaton olarak adlandırılan İbranice dört harfin (יהוה) en yaygın karşılığı olmasıdır. Türkçe Yeni Dünya Çevirisi’nde bu isim Yehova olarak kullanılmıştır. Ayrıca, neredeyse 200 yıldır kullanılan Türkçe Kitabı Mukaddes çevirisinde de Tanrı’nın ismi Yehova olarak geçmektedir. İbrani dili bilgini R. H. Pfeiffer şunu dile getirdi: “Kökeni şüpheli olsa da ‘Jehovah’ [Yehova] ismi Yahve’nin İngilizcedeki en uygun karşılığıdır ve böyle kullanılmalıdır.”a
2. (a) Yunanca Kutsal Yazılarda Tanrı’nın ismini kullanan başka çeviriler var mı? (b) Tanrı’nın isminin kullanılması hangi karışıklığı ortadan kaldırmıştır?
2 Yunanca Kutsal Yazılarda Tanrı’nın isminin kullanıldığı ilk çeviri Yeni Dünya Çevirisi değildir. 14. yüzyıldan itibaren birçok çevirmen Tanrı’nın ismini kullandı. Özellikle de İbranice Kutsal Yazıların Tanrı’nın ismini içeren ayetlerinden alıntı yapılan yerlerde bunu yapma gereği duydular. Misyonerler Yunanca Kutsal Yazıların Afrika, Asya, Amerika, Pasifik Adaları ve bazı Avrupa ülkelerinde konuşulan dillere çağdaş bir tercümesini yapmış ve Yehova ismini özgürce kullanmışlardı. “Rab” unvanının Tanrı için kullanıldığı yerlerde Yehova isminin kullanılması bu unvanın kime atfettiğiyle ilgili karışıklığı ortadan kaldırır. Yehova göğün ve yerin Rabbidir. Yeni Dünya Çevirisi sadece O’na ait olan ismi kullanır ve O’nu diğer tanrılardan ayırarak bu ismi kutsal kılar.b
3. Yeni Dünya Çevirisi asıl metinlerin anlamını, etkili dilini ve güzelliğini anlamamıza nasıl yardımcı olur?
3 Yeni Dünya Çevirisi Tanrı ilhamı Kutsal Yazıları okuyucuya net ve anlaşılır bir dilde sunarak Yehova’yı yüceltir. Bu çeviride yalın ve çağdaş bir dil kullanılmış, kelimeler olabildiğince tutarlı şekilde çevrilmiştir. Ayrıca eylem ya da durum belirten İbranice ve Yunanca fiiller doğru bir şekilde tercüme edilmiştir. Yeni Dünya Çevirisi bu ve başka yollarla asıl metinlerin anlamını, etkili dilini ve güzelliğini çağdaş dile olabildiğince yansıtır.
ÇAĞDAŞ DİLDE BİR ÇEVİRİ
4. (a) Tyndale hangi onurlu amaca sahipti? Bunu nasıl ifade etti? (b) Zamanla hangi ihtiyaç doğdu?
4 Kutsal Kitabın birçok dildeki eski çevirileri, 16 ve 17. yüzyıllara ait, artık kullanılmayan sözcükler içerir. Bu sözcükler günümüzde anlaşılmasa da, çevirilerin yapıldığı tarihlerde rahatlıkla anlaşılıyordu. Örneğin, İngilizce Kutsal Kitaba büyük katkıları bulunan William Tyndale kendisine muhalefet eden bir din adamına şöyle demişti: ‘Eğer Tanrı yaşamama izin verirse, çok zaman geçmeden, saban süren bir çocuğun bile Kutsal Kitabı sizden daha iyi bilmesini sağlayacağım.’ O dönemde Tyndale’ın Yunanca Kutsal Yazılar çevirisi, saban süren bir çocuğun bile okuyup anlayabileceği kadar basit bir dile sahipti. Ancak, bu çeviride geçen sözcüklerin çoğu günümüzde kullanımdan kalkmıştır. Dolayısıyla bugün ‘saban süren bir çocuk’ King James gibi eski çevirilerde kullanılan ifadelerin anlamını tam olarak kavrayamaz. Bu nedenle, böyle eski dillerin yol açtığı gizem perdesini kaldırma ve Kutsal Kitabı sıradan insanların anlayabileceği bir dile çevirme ihtiyacı doğdu.
5. Kutsal Kitap çevirilerinde nasıl bir dil kullanılmalıdır, neden?
5 Tanrı ilhamı Kutsal Yazılar sıradan insanların diliyle kaleme alınmıştı. Elçiler ve İsa’nın birinci yüzyılda yaşamış diğer takipçileri, Platon gibi filozofların kullandığı klasik Yunancayı kullanmadılar. Onlar günlük hayatta yaygın olarak konuşulan Yunancayı, yani Koine dilini kullandılar. Bu nedenle, daha önce yazılmış olan İbranice Kutsal Yazılar gibi Yunanca Kutsal Yazılar da halkın dilinde kaleme alındı. O halde Kutsal Yazıların çevirilerinin de kolaylıkla anlaşılabilmesi için halkın dilinde olması çok önemlidir. Dolayısıyla, okuyucuların Kutsal Kitabın ne dediğini anlayabilmesi için Yeni Dünya Çevirisi’nde üç dört yüzyıl önceye ait eski bir dil değil, net ve anlaşılır, çağdaş bir dil kullanılmıştır.
6. Yeni Dünya Çevirisi’nde eski sözcükler yerine kullanılan güncel sözcüklere örnekler verin.
6 Şimdi, Türkçenin yıllar içinde ne kadar değiştiğini görelim. Bunun için Kitabı Mukaddes çevirisinde geçen bazı ifadelerin yerine Yeni Dünya Çevirisi’nde hangi ifadelerin kullanıldığına bakalım. Örneğin “şikâr” yerine “av” (Başl. 49:9); “tebriye etmez” yerine ‘suçluyu cezasız bırakmaz’ (Say. 14:18); ‘Allahı takdis etmek’ yerine ‘Tanrı’ya şükretmek’ (Yeşu 22:33); “müttaki” yerine “vefalı kul” (Mezm. 149:1); “fasık” yerine “günahkâr” (Rom. 4:5); ‘mülâzemet etmek’ yerine ‘hizmetinde olmak’ (1. Kor. 7:35); “sitayiş” yerine “övgüye değer” (Filip. 4:8); “kıtal günü” yerine “kesim günü” (Yak. 5:5) gibi ifadeler kullanıldı. Güncel bir dil kullanılmasıyla ilgili bu örnekler, Yeni Dünya Çevirisi’nin ne kadar değerli bir çeviri olduğunu ortaya koyuyor.
ÇEVİRİDEKİ TUTARLILIK
7. Yeni Dünya Çevirisi’nde tutarlılık nasıl korunmuştur?
7 Yeni Dünya Çevirisi’nde belirli ifadelerin tutarlı şekilde çevrilmesi için büyük bir özen gösterilmiştir. Belirli bir İbranice ya da Yunanca sözcük için bir karşılık belirlenmiş ve bu karşılık, anlamı tam olarak yansıtabilmek için dilin ve bağlamın izin verdiği ölçüde tutarlı olarak kullanılmıştır. Örneğin İbranice nefeş sözcüğü tutarlı şekilde “can” olarak çevrilmiştir. Bu ifadenin Yunancası olan psykhe de geçtiği çoğu yerde “can” olarak çevrilmiştir. Fakat tutarlılığı korumanın anlamı değiştireceği yerlerde farklı bir sözcük kullanılmış ve kelimenin sözcük anlamı dipnotta belirtilmiştir (Lev. 5:1; Eyüp 6:11; Mat. 10:28; 1. Pet. 3:20)
8. (a) Eşyazımlı sözcüklere bir örnek verin. (b) Çeviride bu sorunun üstesinden nasıl gelindi?
8 Yeni Dünya Çevirisi hazırlanırken eşyazımlı sözcükler bazı zorluklara yol açmıştır. Yazılışları aynı, fakat anlamca farklı olan bu sözcüklerin doğru şekilde çevrilmesi için özel bir çaba gösterildi. Kutsal Kitapta geçen İbranice rav sözcüğü buna bir örnektir. Kök sözcük olan Rav, kullanıldığı yere göre birbirinden tamamen farklı anlamlara gelebilir. Bu sözcükler Yeni Dünya Çevirisi’nde yerinde olarak farklı şekillerde çevrilmiştir. Çıkış 5:5’te “bunca” olarak çevrilen rav sözcüğü genellikle “çok” anlamına gelir. Fakat 2. Krallar 18:17’de yer alan “Rabşake” (İbr., Rav-şake) ve Daniel 1:3’te geçen “saray başmemuru” ifadelerinde olduğu gibi, rav sözcüğü unvan olarak kullanıldığında “baş” anlamına gelir. (Ayrıca Yeremya 39:3’teki dipnotlara bakın.) Yeremya 50:29’daki rav sözcüğü “okçu” anlamına gelir. Çevirmenler, eşyazımlı sözcükleri ayırt etme ve anlamlarını belirleme konusunda L. Koehler ve W. Baumgartner gibi sözlükbilimcilerin çalışmalarına başvurmuşlardır.
9. Bir bilgin İngilizce Yeni Dünya Çevirisi hakkında hangi övgü dolu açıklamalarda bulundu?
9 İbrani ve Yunan dilleri bilgini Alexander Thomson, Yunanca Kutsal Yazıların İngilizce Yeni Dünya Çevirisi’nde fark ettiği tutarlılık hakkındaki düşüncelerini şöyle dile getirdi: “Açıkça görüldüğü gibi bu tercüme, Yunanca metnin gerçek anlamını İngilizcenin izin verdiği ölçüde ifade etmeye çalışan becerikli ve zeki bilginlerin ürünü. Bu tercümede, Yunancadaki her önemli sözcük için İngilizcede bir karşılık belirlenmiş ve mümkün olduğunca kelimesi kelimesine çeviri yapılmış. . . . . Genelde ‘haklı çıkarmak’ olarak tercüme edilen sözcük daha doğru şekilde ‘aklamak’ olarak tercüme edilmiş. . . . . Haç sözcüğü yerine ‘işkence direği’ ifadesinin kullanılması da bir diğer önemli düzeltme. . . . . Luka 23:43 doğru şekilde çevrilmiş: ‘Gerçekten de bugün sana diyorum ki, sen benimle birlikte Cennette olacaksın.’ Diğer çoğu çeviriye göre bu büyük bir düzeltmedir.” Yine aynı bilgin İbranice Kutsal Yazıların çevirisiyle ilgili şu yorumda bulundu: “Yeni Dünya Çevirisi çok değerli bir eser. Canlı ve doğal anlatımı, okuyucuyu düşünmeye ve incelemeye sevk ediyor. Bu, Kutsal Kitap eleştirmenlerinin değil, Tanrı’yı ve O’nun Sözünü yücelten bilginlerin eseri” (The Differentiator, Nisan 1952, sayfa 52-57 ve Haziran 1954, sayfa 136).
10. Yeni Dünya Çevirisi’nin tutarlı olması sayesinde Kutsal Kitaptaki hakikatin nasıl savunulduğunu bir örnekle anlatın.
10 Yeni Dünya Çevirisi’nin tutarlı olması sayesinde Kutsal Kitap üzerine yapılan birçok akademik tartışmada zafer kazanıldı. Örneğin New York’ta özgür düşünceli kişilerin kurduğu bir dernek, Watch Tower Society’den Kutsal Kitapla ilgili konuşmalar yapacak iki konuşmacı göndermesini rica etti ve bu istekleri kabul edildi. Bu dernekteki eğitimli kişiler Latincedeki şu ilkeyi savunuyordu: Falsum in uno falsum in toto. Bu ilke, savunulan bir tez bir noktada yanlışsa tümüyle yanlıştır anlamına gelir. Toplantı sırasında bir adam, Kutsal Kitabın güvenilirliğini sorgulamaya ve bu konuda Şahitlere sorular sormaya başladı. Başlangıç 1:3’ün dinleyicilere okunmasını istedi. Birader ayeti Yeni Dünya Çevirisi’nden okudu: “Ve Tanrı ‘Işık olsun’ dedi. Ve ışık belirmeye başladı.” Sonra adam kendinden emin bir şekilde Başlangıç 1:14’ün okunmasını istedi ve birader bu ayeti de Yeni Dünya Çevirisi’nden okudu: “Tanrı şöyle dedi: ‘Gün ile geceyi ayırmak için, gök kubbede ışıklar belirsin.’” Adam “Bir dakika!” dedi, “Ayetleri nereden okuyorsunuz? Benim elimdeki Kutsal Kitapta Tanrı’nın birinci gün ışığı yaptığı ve dördüncü gün yine ışığı yaptığı yazıyor. Bu bir tutarsızlık.” Bu adam İbranice bildiğini iddia etse de, ona 3. ayette “ışık” olarak çevrilen sözcüğün İbranicesinin or olduğu, fakat 14. ayette maor sözcüğünün geçtiği ve bunun ışık veren bir cisim ya da ışık kaynağı anlamına geldiği açıklandı.c Adam yenilgiye uğramış bir şekilde yerine oturdu. Yeni Dünya Çevirisi’nin asıl metne sadık ve tutarlı bir çeviri olması sayesinde Kutsal Kitabın güvenilir ve yararlı olduğu kanıtlandı.
FİİL ÇEVİRİLERİNDE GÖSTERİLEN TİTİZLİK
11. Kutsal Yazıların orijinal metinlerinin hangi özelliği Yeni Dünya Çevirisi’nde korunmuştur? Nasıl?
11 Yeni Dünya Çevirisi’nde Yunanca ve İbranice eylemleri doğru bir şekilde ifade etmek üzere özel bir çaba harcanmıştır. Böylece ifadelerin orijinal dildeki güzelliği, sadeliği, etkisi ve üslubu korunmuştur. Hareket belirten ifadeleri doğru bir şekilde çevirmek için İngilizcede yardımcı fiiller kullanılmıştır. Türkçede de bu etki yansıtılmaya çalışılmıştır. Fiillerin kapsamlı anlamı nedeniyle Kutsal Yazıların orijinal metinleri çok canlı ve hareketli bir anlatıma sahiptir.
12. (a) İbranicenin farklı bir özelliği nedir? (b) İbranicede fiillerin iki durumunu açıklayın.
12 İbranice dilbilgisinde zaman yoktur, yani Batı dillerinin çoğunda kullanılan zaman kipleri İbranice fiillerde kullanılmaz. Çoğu dilde fiiller, zaman esas alınarak ifade edilir: geçmiş zaman, şimdiki zaman ve gelecek zaman. Diğer yandan İbranicede fiil, eylemin durumu esas alınarak ifade edilir. Yani eylemin tamamlanmış ya da tamamlanmamış durumda olması fiili etkiler; zaman ise bağlamdan anlaşılır. Tamamlanmış durumdaki bir fiil, normalde geçmişte gerçekleşmiş eylemleri ifade etmek için kullanıldığı halde, bazı durumlarda gelecekte gerçekleşecek eylemlerin kesinliğini dile getirmek amacıyla da kullanılır.
13. Başlangıç 2:2, 3 ayetini doğru şekilde aktarmak için İbranice fiillerin durumunu anlamak neden çok önemlidir?
13 İbranicedeki bir fiili başka bir dile doğru şekilde aktarmak için fiilin durumunu anlamak çok önemlidir. Aksi takdirde anlam kayabilir ve aktarılan düşünce tamamen farklı olabilir. Buna bir örnek Başlangıç 2:2, 3 ayetidir. Birçok çeviride bu ayette Tanrı için yedinci gün “istirahat etti”, “dinlendi” ve “işi bitirip dinlendi” ifadeleri kullanılmıştır. Bu çevirileri okuyan biri Tanrı’nın dinlendiği yedinci günün geçmişte tamamlandığı sonucuna varabilir. Fakat Yeni Dünya Çevirisi’nde Başlangıç 2:2, 3 ayetindeki fiillerin anlamının çeviriye nasıl yansıtıldığına dikkat edin: “Yedinci gün geldiğinde Tanrı yaptığı bütün işi bitirdi. Dolayısıyla, çalışmayı bırakıp yedinci günü dinlenme günü yaptı. Tanrı yedinci günü kutsadı ve kutsal olarak ayırdı; çünkü yapmayı amaçladığı her şeyi yaratmış, o günü dinlenme günü yapmıştı.” 2. ayette “dinlenme günü yaptı” olarak çevrilen ifade İbranicede henüz tamamlanmamış bir eylemin karşılığıdır ve dolayısıyla eylemin tamamlandığı fikrini vermez. Bu çeviri İbraniler 4:4-7’deki sözlerle uyumludur. Diğer yandan, Başlangıç 2:3’te geçen fiil tamamlanmış bir eyleme işaret eder, fakat 2. ayetle ve İbraniler 4:4-7’yle uyumlu olması için “o günü dinlenme günü yapmıştı” olarak çevrilmiştir.
14. Vav ekiyle ilgili yanlış görüşten kaçınılarak Yeni Dünya Çevirisi’nde İbranice fiillerle ilgili nasıl bir çaba gösterilmiştir?
14 İbranice fiillerin çevirisinde yapılan hataların bir nedeni, vav ekiyle ilgili ortaya atılan dilbilgisi kuramıdır. Vav temelde “ve” anlamında kullanılan İbranice bir bağlaçtır. Bu ek tek başına kullanılamaz, her zaman başka kelimelerle bileşik durumdadır. En çok da İbranice fiillerle birlikte kullanılarak tek bir sözcük oluşturur. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de bazıları bu ekin fiilin durumunu değiştirme etkisine sahip olduğunu iddia eder. Örneğin, çağdaş tercümeler de dahil birçok çeviri Başlangıç 2:2, 3’teki tamamlanmamış eylemi tamamlanmış bir durumda aktarmıştır. Bu ayrıca “vav etkisi” terimiyle de açıklanır. İbranice fiilleri çevirirken izlenen bu yöntem birçok yanlış anlaşılmaya ve hatalı çeviriye yol açmıştır. Yeni Dünya Çevirisi’nin hazırlanışında bu yanlış yöntem izlenmemiştir, bunun yerine İbranice fiilin doğru ve kendine özgü etkisini ortaya çıkarmak için çaba gösterilmiştir. Böylece doğru anlam korunmuştur.d
15. (a) Yunanca fiillerin çevirisinde nasıl bir titizlik gösterilmiştir? (b) Süreklilik fikrinin doğru bir şekilde aktarılmasıyla ilgili örnekler verin.
15 Yunanca fiillerin çevirisinde de benzer bir titizlik gösterilmiştir. Yunancada zaman kipleri bir eylemin ya da durumun sadece zamanını değil, türünü de ifade eder. Yani fiilin anlık, yeni başlamış, devam eden, tekrarlanan ya da tamamlanmış olup olmadığını belirtir. Yunanca fiil yapısındaki bu özellikleri göz önünde bulundurmak, anlatılan eylemin her yönüyle aktarılmasına yardımcı olur. Örneğin, Yunanca fiillerdeki süreklilik fikrini hedef dile aynen aktarmak hem eylemin daha canlı şekilde ifade edilmesini, hem de verilen uyarı ya da öğüdün daha etkili olmasını sağlar. Ferisiler ve Sadukilerin sürekli gösterdikleri imansızlığı ifade etmek için İsa’nın kullandığı şu sözler buna bir örnektir: “Zinaya dalmış kötü bir nesil durmadan alamet arar” (Mat. 16:4). Ayrıca İsa doğru şeyler yapmaya devam etmenin gereğini şu sözlerle ifade etmişti: “Tanrı’nın krallığına . . . . yaşamınızda daima ilk yeri verin” (Mat. 6:33). “Dilemeye devam edin, size verilecektir; aramaya devam edin, bulacaksınız; kapıyı çalmaya devam edin, size açılacaktır” (Mat. 7:7). “Siz düşmanlarınızı sevmeye . . . . devam edin” (Luka 6:35).
16. Yeni Dünya Çevirisi’nin 1. Yuhanna 2:1’deki ‘günah işlemekle’ ilgili sözleri doğru şekilde ifade ettiği neden söylenebilir?
16 Yunancada aorist olarak adlandırılan sıra dışı bir zaman vardır. Bu anlık bir hareketi ifade eder. Aorist zamanda fiiller bağlama göre farklı şekillerde çevrilebilir. Bunlardan biri, belli bir eylemi zamanla bağlantılı olmadan ifade etmektir. 1. Yuhanna 2:1 ayeti buna bir örnektir. Bu ayette geçen ‘günah işlemek’ fiili birçok dildeki çevirilerde sürekli günah işlemek anlamında çevrilmiştir, ancak Yeni Dünya Çevirisi’nde kullanılan ifade bir kez işlenen günah eylemini anlatır. Dolayısıyla bu çeviri şu doğru anlamı içerir: Eğer İsa’nın bir takipçisi bir günah işlerse, Yehova Tanrı’nın önünde İsa Mesih’in tıpkı bir avukat gibi ona yardım edeceğini unutmamalıdır. Sonuç olarak 1. Yuhanna 2:1 ayeti, ‘günahı alışkanlık edinmek’ ifadesinin yer aldığı 1. Yuhanna 3:6-8 ve 5:18 ile çelişmez, bunun yerine iki tür eylemin sonuçları arasındaki farkı ortaya koyar.e
17. Yunancada bitmemiş zaman kipi hangi durumlarda kullanılır? Örnek verin.
17 Yunancada tamamlanmamış zaman kipi, sadece devam eden bir eylemi ifade etmek için değil, girişimde bulunulmuş fakat bitmemiş bir eylemi ifade etmek için de kullanılır. İbraniler 11:17 ayetinin King James Version’da nasıl çevrildiğine dikkat edin: “Vaatleri almış olan İbrahim biricik oğlunu sundu.” Bu ayette geçen “sundu” fiili Yunancada tamamlanmamış bir yapıdadır. Yeni Dünya Çevirisi Yunancadaki zaman kiplerini dikkate alarak bu ayeti şöyle çevirir: “İbrahim . . . . biricik oğlunu Tanrı’ya sunma girişiminde bulundu.” Dolayısıyla İbrahim’in oğlunu kurban etmek üzere olduğu, fakat bunu yapmadığı metne doğru şekilde yansıtılmıştır (Başl. 22:9-14).
YENİ DÜNYA ÇEVİRİSİ’NİN İNGİLİZCEDEN DİĞER DİLLERE TERCÜMESİ
18. (a) Yeni Dünya Çevirisi’nden giderek daha çok insanın yararlanması nasıl mümkün oldu? (b) 2011 yılına dek Yeni Dünya Çevirisi çeşitli dillerde kaç adet basılmıştır?
18 Watch Tower Society 1961’de Yeni Dünya Çevirisi’nin yaygın olarak kullanılan şu altı dile daha tercüme edileceğini duyurdu: Almanca, Fransızca, Hollandaca, İspanyolca, İtalyanca ve Portekizce. Bu çeviri işi Watch Tower Society’nin Brooklyn’deki (New York) merkez bürosunda gönüllü olarak hizmet eden becerikli çevirmenler tarafından yapıldı. Yeterli rehberliğe sahip olan çevirmenler uluslararası büyük bir heyet olarak çalıştılar. Temmuz 1963’te Milwaukee’de (Wisconsin, ABD) yapılan “Sonsuz İyi Haber” temalı Bölge İbadetinde, çeviri çalışmalarının ilk ürünü olarak Yunanca Kutsal Yazıların Yeni Dünya Çevirisi’nin bu altı dilde aynı anda çıktığı ilan edildi. Artık İngilizceden farklı diller konuşan insanlar da bu çağdaş çeviriden yararlanabilecekti. Bu çeviri işi günümüzde hâlâ devam ediyor. 2013 yılına gelindiğinde Kutsal Kitap – Yeni Dünya Çevirisi tamamen ya da kısmen 100’ün üzerinde dile çevrilmiş ve 170.000.000’dan fazla basılmıştır.
YENİ DÜNYA ÇEVİRİSİ’NE DUYULAN MİNNETTARLIK
19, 20. Tanrı’nın Sözüne iman eden kişiler Yeni Dünya Çevirisi’nden nasıl yararlanabilir?
19 Yeni Dünya Çevirisi Kutsal Yazıların tümünün Tanrı ilhamı ve yararlı olduğunu gösteren etkili bir kaynaktır. Yukarıda ele aldığımız noktalardan bu çevirinin doğru ve güvenilir olduğunu bir kez daha gördük. Yeni Dünya Çevirisi Tanrı’nın insanlara söylediklerini çağdaş ve canlı bir dilde okumak isteyen herkesin keyif alacağı bir kitaptır. Bu çevirinin dili okuyucuyu ruhen canlandırır ve ifadeler doğru şekilde yansıtıldığından kişi kendini asıl metnin renkli diline kolaylıkla kaptırabilir. Bu çağdaş çeviri sayesinde anlaşılması güç ifadeleri kavramak için ayetleri tekrar tekrar okumaya gerek yoktur. Metnin netliği ve bizde yarattığı etki daha ilk okumada fark edilir.
20 Kutsal Kitap – Yeni Dünya Çevirisi, “ruhun kılıcı” olan Tanrı’nın Sözünün güvenilir bir çevirisidir (Efes. 6:17). Bu çeviri İsa’nın takipçileri olarak sürdürdüğümüz ruhi savaşta etkili bir silahtır. Bu sayede ‘Tanrı bilgisinin karşısına dikilen her yüksek şeyi ve her mantığı bozguna uğratabiliriz’ (2. Kor. 10:4, 5). Gerçekten de, bu çeviri yararlı ve yapıcı olan şeyleri, Tanrı’nın ‘muhteşem işlerini’ ve adil Krallığını duyurmamız için daha iyi bir anlayışa sahip olmamızı sağlar (Elçi. 2:11).
[Dipnotlar]
a Introduction to the Old Testament, Robert H. Pfeiffer, 1952, sayfa 94.
b Kutsal Kitap – Yeni Dünya Çevirisi, Ek 1.
c Insight on the Scriptures, Cilt 1, sayfa 528.
d Yeni Dünya Çevirisi’nin İngilizce yayımlanmış olan göndermeli baskısı, Ek 3C.
e Insight on the Scriptures, Cilt 1, sayfa 1008.