Tanrı’nın Hikmeti Doğada Görülüyor
“Yerin hayvanlarından ziyade bize bilgi öğretir, ve bizi göklerin kuşlarından daha hikmetli kılar” (EYUB 35:11).
KUŞLAR şaşırtıcı yeteneklere sahiptir. Havada yaptıkları manevralar uçak tasarımcılarını kıskandırır. Bazı kuş türleri uçuş yönünü belirleyebilecek hiçbir özelliği olmayan okyanuslarda binlerce kilometre uçup, varacakları yere hatasız şekilde ulaşıyorlar.
Kuşların, Yaratıcılarının hikmetini daha fazla ortaya çıkaran, göze çarpar başka bir yeteneği de ötüşleriyle iletişim kurabilmeleridir. Bazı örnekleri ele alalım.
Kuşların İletişimi
Bazı kuş türleri daha yumurtadan çıkmadan iletişim kurmaya başlar. Örneğin dişi bıldırcın, her gün bir tane olmak üzere yaklaşık sekiz yumurta yumurtlar. Eğer tüm yumurtalar aynı hızda gelişseydi, her gün bir yavru yumurtadan çıkacak ve böylece yavruların yumurtadan çıkması sekiz gün sürecekti. Ve anne kuş zor bir görevle karşı karşıya kalacaktı; bir yandan kırılmamış son yumurtanın üzerinde kuluçkaya yatarken, bir yandan da yaklaşık bir haftalık, hareketli civcivlerin ihtiyaçlarını karşılayacaktı. Oysa, sekiz bıldırcın yavrusunun hepsi, altı saat kadar kısa bir süre içinde yumurtaların kabuklarını kırıp çıkar. Bu nasıl mümkün olur? Araştırmacıların ileri sürdüğü temel nedenlerden biri, bıldırcın yavrularının daha yumurtanın içindeyken birbirleriyle iletişim kurarak aynı anda yumurtadan çıkmasıdır.
Kuşlar büyüdüğünde, genelde öten erkek kuşlardır. Erkek kuş bunu özellikle çiftleşme döneminde, kendi sahasını belirlemek ya da karşı cinsi cezbetmek için yapar. Binlerce kuş türünün her birinin deyim yerindeyse kendine ait bir lisanı var; bu sayede dişiler daha kolayca kendi türlerinden bir eş bulabilirler.
Kuşlar çoğunlukla sabah erken saatte ve güneş batarken öterler ve bunu iyi bir nedenden dolayı yaparlar. O saatlerde rüzgâr ve gürültü daha azdır. Araştırmacılar gün ortasına kıyasla, sabah ve akşam kuşların ötüşünün 20 kat daha iyi işitildiğini keşfetti.
Genellikle ötenler erkek kuşlar olduğu halde, hem erkek hem de dişiler farklı sesler çıkararak öterler veya kısa çığlıklar atarlar; tüm bunların değişik anlamları vardır. Örneğin, ispinozlar dokuz farklı ötüşten oluşan bir repertuara sahiptir. İspinozlar havadaki bir tehlike için, örneğin avlanmak üzere devriye gezen bir kuş gördüklerinde uyarmak amacıyla belirli bir çığlık atarken, karadan yaklaşan bir tehlikeyi bildirmek için farklı bir çığlık atarlar.
Üstün Bir Armağan
Kuşların içgüdüsel hikmeti kuşkusuz etkileyicidir. Fakat iletişim konusundaki beceriler söz konusu olduğunda insanlar çok daha fazla etkileyicidir. Eyub 35:11 Tanrı’nın, insanları “göklerin kuşlarından daha hikmetli” kıldığını belirtir. Ses telleri aracılığıyla sesler çıkararak ya da hareketlerle soyut, karmaşık düşünceleri ve fikirleri iletme yeteneği sadece insanlara özgüdür.
Diğer varlıklardan farklı olarak, bebeklerin karmaşık dilleri öğrenme yeteneğiyle doğduğu anlaşılıyor. İnternet yoluyla hizmet veren bir gazete şunu bildiriyor: “Yeni yürümeye başlayan çocuklar, ana babaları onlarla doğrudan konuşmasa bile dil öğrenmeyi başarıyorlar; işitme engelli çocuklar ise evde onlara işaret dili öğretilmese bile, kendi işaret dillerini icat ediyorlar” (American Scientist).
Konuşarak ya da işaretler yoluyla düşüncelerimizi ve duygularımızı aktarabilme yeteneği, gerçekten Tanrı’dan gelen şahane bir armağandır. Fakat, insanlara verilen daha da büyük bir armağan ise dua aracılığıyla Tanrı’yla iletişim kurabilmektir. Aslında Yehova Tanrı, bizi Kendisiyle konuşmaya davet ediyor. Tanrı’nın Sözü “Hiçbir konuda kaygı çekmeyin, her dileğinizi Tanrı’ya dua ve yakarışla, şükrederek bildirin” diyor (Filipililer 4:6).
Zor kararlarla karşılaştığımızda, Yehova Mukaddes Kitaba kaydettirdiği hikmet hazinesinden yararlanmamızı istiyor. Aynı zamanda, orada bulunan öğütlerin nasıl uygulanacağını öğrenmemize de yardım ediyor. Mukaddes Kitabı kaleme alanlardan biri olan Yakub şöyle diyor: “Eğer içinizde hikmeti eksik biri varsa, herkese cömertçe ve azarlamadan veren Tanrı’dan dilemeye devam etsin, kendisine verilecektir” (Yakub 1:5).
Nasıl Etkileniyorsunuz?
Bir kuşun güzel ötüşünü ya da bir çocuğun ilk sözcüklerini söylemeye çalışmasını dinlemek sizi nasıl etkiliyor? Tanrı’nın yarattığı şeylerdeki hikmeti fark ediyor musunuz?
Mezmur yazarı Davud, kendi yaratılışı üzerinde derin düşündükten sonra, Tanrı’ya şunları söyleme isteği duydu: “Sana şükreylerim; çünkü heybetli ve şaşılacak surette yaratılmışım; işlerin aciptir; ve canım bunu pek iyi bilir” (Mezmur 139:14). Yaratılışta açıkça görülen Tanrı’nın hikmetini takdirle incelediğinizde, O’nun size sağlam bir rehberlik sağlayabileceğine olan imanınız kesinlikle artacak.
[Sayfa 5’teki pasaj]
İletişim kurma yeteneği Tanrı’dan gelen bir armağandır
[Sayfa 4’teki resim tanıtım notu]
© Dayton Wild/Visuals Unlimited