-
Stresten Kurtulmanın Pratik Bir YoluGözcü Kulesi—2001 | 15 Aralık
-
-
Boyunduruk Altında
9, 10. Eski devirlerde boyunduruk neyin simgesiydi; İsa insanları neden kendisinin boyunduruğunu takmaya davet etti?
9 İsa’nın Matta 11:28, 29’da geçen “Boyunduruğumu takının, ve benden öğrenin” sözlerine dikkat ettiniz mi? O devirde sıradan bir insan kendisini boyunduruk altında çalışıyormuş gibi hissetmiş olabilir. Eski çağlardan bu yana, boyunduruk köleliğin ve esaretin bir simgesi olmuştur. (Tekvin 27:40; Levililer 26:13; Tesniye 28:48) O dönemde İsa’nın karşılaştığı gündelikçilerin birçoğu omuzlarında gerçek bir boyundurukla çalışıyor, ağır yükler taşıyorlardı. Bir boyunduruğun yapılış biçimine bağlı olarak kullanımı rahat olabilir ya da boyun ve omuzlarda acıya yol açabilirdi. İsa marangoz olduğundan boyunduruk yapmış olabilirdi ve muhtemelen “kolay”, yani rahat bir boyunduruğun nasıl yapılacağını da biliyordu. Boyunduruğu mümkün olduğu kadar rahat hale getirmek için, belki vücuda temas eden kısmını deri ya da bezle kaplıyordu.
10 İsa “boyunduruğumu takının” sözleriyle kendisini “kolay”, yani işçinin boyun ve omuzlarını incitmeyen, iyi yapılmış boyunduruklar sağlayan birine benzetmiş olabilir. Bu nedenle İsa “yüküm hafiftir” diye ekledi. Bu, boyunduruk çubuğunun incitici olmadığı ve işin de bir kölenin yaptığı iş gibi ağır olmadığı anlamına geliyordu. Gerçi, İsa kendisini dinleyenleri boyunduruğunu takmaya davet etmekle, onlara o dönemin mevcut tüm ağır koşullarından hemen kurtulmayı vaat etmiyordu. Yine de, sunduğu değişik bakış açısı önemli ölçüde bir ferahlık sağlayacaktı. Yaşam biçiminde ve diğer şeylerde yapacakları düzeltmeler de onları rahatlatacaktı. Daha da önemlisi canlı ve sağlam bir ümit, yaşamın onlar için daha az stresli olmasına yardım edecekti.
Siz de Feraha Kavuşabilirsiniz
11. İsa’nın sözleri, onun bir boyunduruğu başka bir boyundurukla değiştirmeyi teklif ettiği anlamına neden gelmiyordu?
11 İsa’nın burada bir boyunduruğu başka bir boyundurukla değiştirmekten söz etmediğine lütfen dikkat edin. Roma yine ülkede hâkim olacaktı; tıpkı bugün de hükümetlerin yönetimi ellerinde bulundurduğu gibi. Roma vergi sistemi ortadan kalkmayacaktı. Sağlık sorunları ve ekonomik sorunlar sürecekti. Kusurluluk ve günah insanları etkilemeye devam edecekti. Yine de onlar, bugün bizim de yapabileceğimiz gibi, İsa’nın öğrettiklerini benimseyerek ferahlığa kavuşabilirlerdi.
12, 13. İsa ferahlama sağlayacak hangi şeye dikkati çekti; bazıları buna nasıl karşılık verdiler?
12 İsa’nın boyundurukla ilgili örneklemesinin önemli bir uygulaması öğrenci yapma işinde görüldü. Kuşkusuz İsa’nın temel faaliyeti başkalarına öğretim vermekti ve bu öğretimin teması Tanrı’nın Krallığıydı. (Matta 4:23) Dolayısıyla İsa “Boyunduruğumu takının” dediğinde, bunun aynı işi yaparak onun izinden gitmeyi içerdiği açıktı. İncil kaydı İsa’nın sözlerinin samimi kişilerin yüreğini harekete geçirdiğini ve birçoklarının yaşamda en önem verdiği şeylerden biri olan işlerini değiştirdiklerini gösteriyor. İsa’nın Petrus, Andreas, Yakub ve Yuhanna’ya yaptığı “Ardımca gelin, sizi insan avcıları yapacağım” çağrısını hatırlayın. (Markos 1:16-20) O, bu balıkçılara, yaşamında ilk yeri verdiği bu işi yaparlarsa büyük bir doyum elde edeceklerini gösterdi; ancak bunu kendisinin rehberliği ve yardımıyla yapacaklardı.
13 İsa’yı dinleyen Yahudilerden bazıları onun sözlerini anladı ve yaşamlarında uyguladı. Luka 5:1-11’de okuduğumuz, deniz kıyısında geçen olayı gözünüzde canlandırın. Dört balıkçı bütün gece çabalamış, fakat hiç balık yakalayamamışlardı. Aniden ağları doldu! Bu olay tesadüf değildi; İsa’nın müdahalesiyle gerçekleşmişti. Kıyıya baktıklarında, İsa’nın öğretilerine büyük ilgi duyan bir insan kalabalığı gördüler. Bu durum, İsa’nın bu dört balıkçıya söylediği “Bundan sonra insan avlıyacaksın[ız]” sözlerini açıklamasına yardım etti. Onlar nasıl karşılık verdiler? “Kayıklarını kıyıya çektiler, ve her şeyi bırakıp onun ardınca gittiler.”
14. (a) Bugün nasıl ferahlık bulabiliriz? (b) İsa hangi ferahlatıcı iyi haberi ilan etti?
14 Aslında siz de aynı şekilde karşılık verebilirsiniz. İnsanlara Mukaddes Kitap hakikatini öğretme işi hâlâ devam ediyor. Yehova’nın dünya çapındaki yaklaşık altı milyon Şahidi İsa’nın “Boyunduruğumu takının” davetini kabul ederek “insan avcıları” oldular. (Matta 4:19) Bazıları bunu tam günlük bir iş haline getirdiler; bazıları ise tüm günlerini bu işe ayıramasa da ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar. Hepsi bu işi ferahlatıcı buluyor, dolayısıyla onların yaşamları daha az streslidir. Onlar zevk aldıkları bir şeyi yapıyor, insanlara iyi bir haber, ‘Gökteki Krallığın iyi haberini’ veriyorlar. (Matta 4:23) İyi bir haber, özellikle de bu iyi haber hakkında konuşmak her zaman bir zevktir. Mukaddes Kitap, birçoklarını daha az stresli bir yaşam sürebileceklerine ikna etmemiz için gereken temel bilgiyi içerir.—II. Timoteos 3:16, 17.
15. Yaşam tarzı konusunda İsa’nın öğrettiklerinden nasıl yararlanabilirsiniz?
15 Tanrı’nın Gökteki Krallığı hakkında bilgi almaya yeni başlayanlar bile, İsa’nın yaşam konusundaki yol gösterici öğretilerinden bir ölçüde yarar gördüler. Gerçekten de birçok kişi İsa’nın öğretilerinin kendilerini ferahlattığını ve yaşamlarını tamamıyla değiştirmelerine yardım ettiğini söyleyebiliyor. Siz kendiniz de, İsa’nın yaşamı ve hizmetiyle ilgili kayıtlarda, özellikle Matta, Markos ve Luka’nın yazdığı İncillerde yaşam tarzı konusunda ortaya konan ilkelerin bazılarını inceleyerek bu gerçeği saptayabilirsiniz.
Ferahlığa Kavuşmanın Bir Yolu
16, 17. (a) İsa’nın başlıca öğretilerinden bazılarını nerede bulabiliriz? (b) İsa’nın öğretilerini uygulayarak ferahlığa kavuşmak için ne gereklidir?
16 MS 31 yılının baharında, İsa tüm dünyada günümüze dek ününü koruyan bir konuşma yaptı. Bu konuşma genellikle Dağdaki Vaaz olarak adlandırılır. İsa’nın öğretilerinin birçoğunu özetleyen bu konuşma Matta’nın 5 ila 7. baplarında ve Luka’nın 6. babında kayıtlıdır. İsa’nın diğer öğretilerini İncillerin başka yerlerinde bulabilirsiniz. Söylediklerinin çoğu açıklamaya gerek olmadan kolaylıkla anlaşılır, fakat onları uygulamak aynı şekilde kolay olmayabilir. Neden o bapları dikkatle ve üzerinde düşünerek okumayasınız? Onun fikirlerinin gücünün düşünüşünüzü ve tutumunuzu etkilemesine izin verin.
17 İsa’nın öğretileri farklı şekillerde sınıflandırılabilir. Günlük yaşamda uygulama hedefiyle, ayın her bir gününe bir öğreti olmak üzere başlıca öğretileri gruplandıralım. Bu nasıl yapılabilir? Onları okuyup hemen geçmeyin. İsa Mesih’e gelen zengin yöneticiyi hatırlayın; o “Ebedî hayatı miras almak için ne yapayım?” diye sormuştu. İsa Tanrı’nın Kanununun yaşamsal taleplerini tekrarladığında, adam, onları zaten yapmakta olduğunu söyledi. O yine de daha fazlasını yapması gerektiğinin bilincindeydi. İsa, ondan, faal bir öğrenci olması için, Tanrısal ilkeleri pratik şekilde uygulamak üzere daha çok çaba harcamasını istedi. Anlaşılan adam o kadar çok şey yapmaya hazır değildi. (Luka 18:18-23) Dolayısıyla bugün İsa’nın öğretilerini öğrenmek isteyen bir kimse, onları kabul etmek ile onları gerçekten kendine mal etmek arasında fark olduğunu unutmamalı; ancak bu şekilde yaşamındaki stresi azaltabilir.
18. Çerçevedeki ilkeleri yararlı şekilde nasıl kullanabileceğinizi örnekleyin.
18 İsa’nın öğretilerini öğrenmek ve uygulamak üzere ilk adım olarak önceki sayfalardaki çerçevede bulunan 1. noktaya bakın. Burada Matta 5:3-9’a kadar olan ayetlere değiniliyor. Gerçekten de bu ayetlerde sunulan şahane öğütler üzerinde derin düşünmek herhalde hepimizin uzun saatlerini alır. Bununla birlikte, onlara bütün olarak baktığınızda, tutum konusunda hangi sonuca varıyorsunuz? Eğer yaşamınızda aşırı stresin etkilerinden gerçekten kurtulmak istiyorsanız, buna hangi şey yardımcı olacak? Dikkatinizi ruhi konulara daha çok vererek, bunların düşüncelerinizde daha çok yer edinmesine izin verirseniz, muhtemelen bundan nasıl olumlu yönde etkileneceksiniz? Dikkatinizi daha çok ruhi meseleler üzerinde toplayabilmek için, yaşamınızda daha az önem vermeniz gereken bir şey var mı? Eğer böyle yaparsanız, bu, şimdiden mutluluğunuzu artıracak.
19. Daha fazla anlayış kazanmak için ne yapabilirsiniz?
19 Şimdi bir adım daha atın. Bu ayetleri bir iman kardeşinizle neden müzakere etmeyesiniz; bu kişi eşiniz, yakın bir akrabanız veya bir arkadaşınız olabilir. (Süleymanın Meselleri 18:24; 20:5) Zengin yöneticinin zihnindeki soruyu başka birine, yani İsa’ya sorduğunu hatırlayın. Aldığı yanıt mutluluk ve sonsuz yaşamla ilgili beklentisini güçlendirebilirdi. Bu ayetleri birlikte müzakere ettiğiniz iman kardeşiniz İsa’ya denk biri olmayacak; fakat yine de İsa’nın öğretileri hakkındaki sohbet her ikinize de yarar sağlayacak. Bunu en yakın zamanda yapmaya çalışın.
20, 21. İsa’nın öğretilerini öğrenmek üzere hangi programı izleyebilirsiniz; ilerleyişinizi nasıl değerlendirebilirsiniz?
20 “Size Yardım Edecek Öğretiler” başlıklı çerçeveye tekrar bakın. Bu öğretiler gruplandırılarak her gün en azından biri üzerinde düşünebilmeniz amaçlanmıştır. Önce İsa’nın belirtilen ayetteki sözlerini okuyabilirsiniz. Sonra onun söyledikleri üzerinde düşünün. Orada sözü edilen ilkeyi yaşamınızda nasıl uygulayabileceğinizi zihninizde tartın. Eğer zaten o ilkeyi uyguladığınızı düşünüyorsanız, bu Tanrısal öğretiye göre yaşamak için daha fazla neler yapabileceğiniz üzerinde derin düşünün. O gün boyunca o öğretiyi uygulamaya çalışın. Eğer onu anlamak veya nasıl uygulayacağınızı görmek için uğraşmanız gerekiyorsa, bu öğreti üzerinde başka bir gün tekrar durun. Bununla birlikte sonraki öğretiye geçmek için, bu öğretiyi uygulamakta tam başarılı olmayı beklemeniz gerekmez. Ertesi gün diğer bir öğretiyi ele alabilirsiniz. Haftanın sonunda, İsa’nın öğretilerinden dört veya beşini kendinize mal etmekteki başarınızı gözden geçirebilirsiniz. İkinci hafta, her geçen gün bu sayıyı daha da artırın. Bir öğretiyi uygulamakta hedefe ulaşamadığınızı görürseniz, cesaretsizliğe kapılmayın. İsa’nın her takipçisi bu deneyimi yaşayacaktır. (II. Tarihler 6:36; Mezmur 130:3; Vaiz 7:20; Yakub 3:8) Üçüncü ve dördüncü hafta da o öğretileri uygulamaya devam edin.
21 Bir ay kadar sonra, belki 31 noktanın hepsini ele almış olacaksınız. Durum ne olursa olsun, sonuçta ne hissedeceksiniz? Kendinizi biraz daha mutlu, belki daha rahat hissetmeyecek misiniz? Çok küçük bir ilerleme yapmış olsanız bile, muhtemelen kendinizi daha az stresli hissedeceksiniz veya en azından stresle daha iyi başa çıkacaksınız ve bunu sürdürmenin yöntemini öğrenmiş olacaksınız. İsa’nın öğretilerinde listede geçmeyen daha birçok şahane nokta olduğunu unutmayın. Neden bunların bazılarını araştırıp uygulamayasınız?—Filipililer 3:16.
22. İsa’nın öğretilerini uygulamaktan hangi sonucu elde edebilirsiniz; hangi noktayı da incelememiz gerekiyor?
22 İsa’nın boyunduruğunun, ağırlıksız olmamakla birlikte, gerçekten “kolay” olduğunu görebilirsiniz. Onun öğretilerinin ve öğrencisi olmanın yükü hafiftir. İsa’nın sevgili dostu resul Yuhanna, 60 yılı aşkın kişisel deneyiminden sonra aynı görüşte olduğunu şu sözlerle dile getirdi: “Allah sevgisi şudur ki onun emirlerini tutalım; ve onun emirleri ağır değildirler.” (I. Yuhanna 5:3) Siz de aynı güvene sahip olabilirsiniz. İsa’nın öğretilerini uygulamaya devam ederseniz, bugün birçokları için yaşamı stresli yapan şeylerin size giderek daha az sıkıntı verdiğini fark edeceksiniz. Önemli ölçüde bir ferahlığa kavuştuğunuzu göreceksiniz. (Mezmur 34:8) Bununla birlikte, İsa’nın “kolay” boyunduruğunun, ele almamız gereken başka bir yönü daha var. İsa ayrıca ‘yumuşak huylu ve alçakgönüllü’ olduğundan söz etti. Bu, İsa’dan öğretim almamız ve onun örneğini izlememizle nasıl bağlantılıdır? Sonraki makalede bu konuyu ele alacağız.—Matta 11:29, Müjde.
-
-
“Benden Öğrenin”Gözcü Kulesi—2001 | 15 Aralık
-
-
“Benden Öğrenin”
“Boyunduruğumu takının, ve benden öğrenin; zira ben halim ve alçak gönüllüyüm; ve canlarınıza rahat bulursunuz.”—MATTA 11:29.
1. İsa’dan öğretim görmek neden zevkli ve zenginleştirici bir deneyim olabilir?
İSA MESİH’İN düşünüşü, öğretimi ve davranışları her zaman uygun tarzdaydı. Yeryüzündeki yaşamı kısa olmakla birlikte, nimetler sağlayan ve doyum veren bir hizmetten sevinç duydu ve mutluluğunu hiç yitirmedi. İsa öğrenciler topladı ve onlara Tanrı’ya nasıl tapınacaklarını, insanları nasıl seveceklerini ve dünyayı nasıl yeneceklerini öğretti. (Yuhanna 16:33) Onların yüreğini ümitle doldurdu ve “hayatı ve ölmezliği incil vasıtası ile nura” çıkardı. (II. Timoteos 1:10) Kendinizi onlardan biri sayıyorsanız, İsa’nın öğrencisi olmanın anlamı hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu konuda İsa’nın söyledikleri üzerinde düşünmekle, yaşamımızı nasıl zenginleştireceğimizi öğrenebiliriz. Bu, onun bakış açısını benimsemeyi ve bazı temel ilkeleri uygulamayı gerektirir.—Matta 10:24, 25; Luka 14:26, 27; Yuhanna 8:31, 32; 13:35; 15:8.
2, 3. (a) İsa’nın öğrencisi kime denir? (b) Kendimize ‘Ben kimin öğrencisiyim?’ sorusunu sormak neden önemlidir?
2 Yunanca Kutsal Yazılarda “şakirt”, yani öğrenci olarak çevrilen sözcük esas olarak, zihnini bir şeye yönelten kişi veya öğrenen kişi anlamına gelir. Tema ayetimiz olan Matta 11:29’da da bununla ilgili bir sözcük geçmektedir: “Boyunduruğumu takının, ve benden öğrenin; zira ben halim ve alçak gönüllüyüm; ve canlarınıza rahat bulursunuz.” Evet, İsa’nın öğrencisi, öğrenen kişidir. İncillerde ‘öğrenci’ sözcüğü genellikle, İsa’nın yakın takipçileri, yani vaaz ederken onunla seyahat eden ve onun tarafından eğitilen kişiler için kullanılmaktadır. Bazıları ise İsa’nın öğretilerini sadece kabul etmiş; hatta bunu gizlice yapmış olabilirler. (Luka 6:17; Yuhanna 19:38) İncil yazarları ayrıca “Yahyanın ve Ferisilerin şakirtleri”nden söz etti. (Markos 2:18) İsa, takipçilerini ‘Ferisilerin öğretişinden kaçınmaları’ konusunda uyardığına göre, kendimize ‘Ben kimin öğrencisiyim?’ sorusunu sorabiliriz.—Matta 16:12.
3 Eğer İsa’nın öğrencisiysek ve ondan öğretim gördüysek, insanlar kendilerini bizim yanımızda ruhen ferahlamış hissetmeliler. Daha yumuşak huylu ve daha alçakgönüllü bir kişi haline geldiğimizi ayırt etmeliler. Eğer işyerinde idari sorumluluklarımız varsa, ana baba isek veya cemaatte çobanlık görevlerimiz varsa, sorumluluğumuz altındaki kişiler, kendilerine İsa’nın insanlara davrandığı gibi davrandığımızı hissediyor mu?
İsa’nın İnsanlara Davranış Tarzı
4, 5. (a) İsa’nın sorunları olan insanlara davranış tarzını öğrenmek neden zor değildir? (b) İsa bir Ferisinin evinde akşam yemeği yerken nasıl bir olayla karşılaştı?
4 İsa’nın başkalarına, özellikle ciddi sorunları olan kişilere nasıl davrandığını öğrenmeliyiz. Bunu öğrenmek zor değil; çünkü Mukaddes Kitap İsa’nın insanlarla ilişkisini açıklayan birçok kayıt içerir ve bu kişilerin bazıları da ıstırap çeken insanlardı. Ayrıca dinsel liderlerin, özellikle Ferisilerin, benzer sorunları olan insanlara davranış tarzına da dikkat edelim. Ortaya çıkan zıtlık bizim için çok aydınlatıcı olacak.
5 MS 31 yılında, İsa Galile’de bir vaaz etme turundayken, “Ferisilerden biri İsanın kendisi ile yemek yemesini istedi.” İsa daveti kabul etmek konusunda tereddüt etmedi. “Ferisinin evine girdi, ve sofraya oturdu. Ve işte, şehirde bulunan bir kadın, bir günahkâr kadın, Ferisinin evinde sofrada olduğunu öğrenince, bir ak mermer kapta değerli yağ getirip onun ayaklarının yanında arkada durdu, ağlıyarak ayaklarını gözyaşları ile ıslatmağa başladı, ve başının saçları ile sildi, ayaklarını öptü, ve değerli yağ ile meshetti.”—Luka 7:36-38.
6. “Günahkâr” bir kadın Ferisinin evine neden gelmiş olabilir?
6 Bu olayı gözünüzde canlandırılabilir misiniz? Bir başvuru kitabında şu iddia ediliyor: “Kadın (37. ayet) yoksul insanların sofrada artanlardan almaları için böyle bir ziyafete gelmesine izin veren toplumsal âdetlerden yararlandı.” Bu, bir kişinin davet edilmeden nasıl içeriye girebildiğini açıklayabilir. Belki orada sofrada artanlardan almayı ümit eden başkaları da vardı. Bununla birlikte, bu kadının davranışı olağandışıydı. O, kenarda yemeğin bitmesini beklemedi. “Günahkâr” biri olarak tanındığından kötü bir ünü vardı, bu nedenle İsa “onun çok olan günahları”nı bildiğini söyledi.—Luka 7:47.
7, 8. (a) Luka 7:36-38’de anlatılan duruma benzer koşullarla karşı karşıya kalsaydık, nasıl tepki verebilirdik? (b) Simun’un tepkisi nasıldı?
7 O devirde yaşadığınızı ve İsa’nın yerinde olduğunuzu düşünün. Ne tepki gösterirdiniz? Kadın size doğru yaklaşırken rahatsız olur muydunuz? Böyle bir durum sizi nasıl etkilerdi? (Luka 7:45) Korkuya veya dehşete kapılır mıydınız?
8 Eğer diğer konuklardan biri olsaydınız, düşünüşünüz en azından biraz Ferisi Simun’unkine benzeyebilir miydi? “İsayı evine çağırmış olan Ferisi bunu görünce, içinden dedi: Bu adam peygamber olsaydı, kendisine dokunan kimdir ve ne çeşit kadındır bilirdi, çünkü bu günahkâr bir kadındır.” (Luka 7:39) Buna karşılık İsa derin bir şefkat duygusuna sahipti. O, kadının zor durumunu anladı ve ıstırabını hissetti. Mukaddes Kitapta kadının böyle günahkâr bir yola nasıl düştüğü belirtilmez. O gerçekten bir fahişeyse, şehrin dindar Yahudiler olan erkeklerinin ona yardım etmediği anlaşılıyor.
9. İsa nasıl karşılık verdi; bunun muhtemel sonucu ne olabilir?
9 Fakat İsa kadına yardım etmek istedi. Kadına, “Günahların bağışlandı” dedi. Sonra şunları ekledi: “İmanın seni kurtardı, selâmetle git.” (Luka 7:48-50) Kayıt burada sona eriyor. Bir kimse İsa’nın kadın için çok şey yapmadığı şeklinde bir itirazda bulunabilir. Aslında İsa onu hayırdua ederek gönderdi. Kadının üzücü yaşam tarzına büyük olasılıkla geri döndüğünü mü düşünüyorsunuz? Bunu kesin olarak söyleyemesek de, Luka’nın sonraki sözlerine dikkat edin. O, İsa hakkında “şehirleri ve köyleri dolaşıp vâzediyor, Allahın melekûtunu müjdeliyordu” diyor. Ayrıca Luka, İsa ve öğrencilerinin yanında, onlara ‘mallarıyla yardım eden’ “bazı kadınlar”ın olduğunu belirtti. Bu tövbekâr ve takdir dolu kadının temiz bir vicdanla, hayatta yepyeni bir amaç edinerek, çok daha derin bir Tanrı sevgisiyle O’nu memnun eden bir yaşam sürmeye başlaması ve o kadınların arasında olması olasılığı göz ardı edilemez.—Luka 8:1-3.
İsa ile Ferisiler Arasındaki Fark
10. İsa ve Simun’un evindeki kadınla ilgili kaydı incelemek neden yararlıdır?
10 Canlı bir dille yazılmış bu kayıttan ne öğrenebiliriz? Bizi duygulandırıyor değil mi? Simun’un evinde olduğunuzu varsayın. Ne düşünürdünüz? İsa gibi mi karşılık verirdiniz, yoksa biraz ev sahibi Ferisi gibi mi düşünürdünüz? İsa Tanrı’nın Oğluydu, dolayısıyla biz aynen onun gibi düşünüp davranamayız. Öte yandan herhalde kendimizi Ferisi Simun gibi de düşünmek istemeyiz. Çoğu kişi bir Ferisi gibi olmaktan övünç duymaz.
11. Ferisilerin sınıfına ait olmayı neden istemeyiz?
11 Mukaddes Kitap ve dindışı kayıtlardan elde edilen kanıtları incelediğimizde, Ferisilerin kendilerini halkın iyiliğinin ve ulusal refahın bekçileri olarak görüp, fazla önemsedikleri sonucunu çıkarabiliriz. Onlar Tanrı’nın Kanununun esasen net ve kolay anlaşılır olduğu görüşünde değildiler. Kanunun belirsiz kaldığını düşündükleri her yerde, görünüşteki boşlukları vicdana yer bırakmayacak ölçüde tanımlanmış uygulamalarla doldurmaya çalıştılar. Bu dinsel liderler her durumda, hatta en ufak ve önemsiz meselelerde bile davranışları yönlendirecek kurallar koymaya kalkıştılar.a
12. Ferisilerin kendileri hakkında görüşleri neydi?
12 Birinci yüzyılın Yahudi tarihçisi İosephos, Ferisilerin kendilerini iyiliksever, nazik ve adaletli olarak gördüklerini ve görevleri için tamamen uygun kişiler olduklarını düşündüklerini açıklıyor. Kuşkusuz onlardan bazıları bu niteliklere nispeten ulaşmıştır. Örneğin, Nikodimos aklınıza gelmiş olabilir. (Yuhanna 3:1, 2; 7:50, 51) Zamanla, onlardan bazıları da İsa’nın takipçilerinin yolunu benimsedi. (Resullerin İşleri 15:5) İsa’nın takipçisi resul Pavlus, Ferisiler gibi olan bazı Yahudiler hakkında şunu yazdı: “Allah için gayretleri vardır, fakat bilgiye göre değil.” (Romalılar 10:2) Bununla birlikte İnciller, halkın onları gururlu, kibirli, kendilerini doğru sayan, insanları hep eleştiren, yargılayan ve aşağılayan kişiler olarak gördüklerini açığa çıkarıyor.
İsa’nın Görüşü
13. İsa Ferisiler hakkında neler söyledi?
13 İsa yazıcıları ve Ferisileri ikiyüzlü oldukları için şöyle kınadı: “Onlar ağır ve taşınması güç yükler bağlıyıp insanların omuzlarına korlar, onlar ise kendilerinin parmağı ile onları kımıldatmak istemezler.” Evet insanların yükü ağırdı ve onlara takılan boyunduruk inciticiydi. İsa devamen yazıcı ve Ferisileri “budalalar” olarak adlandırdı. Budala bir kişi toplum için bir tehdit oluşturabilir. İsa ayrıca yazıcı ve Ferisileri “kör kılavuzlar” olarak adlandırdı ve onların “şeriatin daha ağır işlerini, adaleti, merhameti, ve imanı” bıraktıklarını söyledi. Kim kendisi hakkında İsa’nın böyle bir düşünceye sahip olmasını ister?—Matta 23:1-4, 16, 17, 23.
14, 15. (a) İsa’nın Matta Levi’ye davranış tarzı Ferisilerin davranış tarzı hakkında ne gösterir? (b) Bu kayıttan hangi önemli dersleri alabiliriz?
14 İncil kayıtlarını okuyan hemen hemen herkes çoğu Ferisinin eleştirici tutumunu görebilir. İsa, vergi tahsildarı Matta Levi’yi öğrencisi olması için davet ettikten sonra, Levi onun için büyük bir ziyafet verdi. Kayıt şunları söylüyor: “Ferisiler ve onların yazıcıları İsanın şakirtlerine: Niçin mültezimler ve günahkârlarla yiyip içiyorsunuz? diye mırıldandılar. İsa onlara cevap verip dedi: . . . . Ben salihleri değil, ancak günahkârları tövbeye çağırmağa geldim.”—Luka 5:27-32.
15 Levi o yemekte başka bir şeyi daha anladı; İsa şunu söylemişti: “Fakat siz gidin de: ‘Ben kurban değil, merhamet isterim’ sözünün ne demek olduğunu öğrenin.” (Matta 9:13) Ferisiler, İbrani peygamberlerin yazılarına inandıklarını iddia etmelerine rağmen, Hoşea 6:6’da belirtilen bu ilkeyi kabul etmediler. Onlara göre, kurallara sıkı bağlılık merhametli olmaktan daha önemliydi. Her birimiz kendine şunları sorabilir: “Örneğin, kişisel görüşleri veya bir meseleyle ilgili genel yaklaşımları yansıtan kurallar gibi, belirli kurallara katı şekilde bağlı biri olarak mı tanınıyorum? Ya da, insanlar benim her şeyden önce merhametli ve nazik biri olduğumu mu düşünüyor?’
16. Ferisilerin tavrı nasıldı; onlar gibi olmaktan nasıl kaçınabiliriz?
16 Eleştirmek, eleştirmek, eleştirmek. Ferisilerin tavrı buydu. Ferisiler, gerçek olsun veya olmasın, hep kusur aradılar. İnsanları sürekli kendilerini savunma durumunda bıraktılar ve onlara başarısızlıklarını hatırlattılar. Nane, anason ve kimyon gibi en ufak bitkilerin ondalığını verdikleri için kendileriyle gurur duydular. Dindarlıklarını giysileriyle sergilediler ve halkı yönlendirmeye çalıştılar. Evet, eğer davranışlarımızın İsa’nın örneğine uygun olmasını istiyorsak, başkalarında hep kusurlar arama ve bunlara dikkat çekme eğiliminden kaçınmalıyız.
İsa Sorunları Nasıl Ele Aldı?
17-19. (a) İsa’nın, çok ciddi sonuçlara yol açabilecek bir durumu nasıl ele aldığını açıklayın. (b) Durumun daha stresli ve tatsız bir hal almasına neden olan neydi? (c) Kadın İsa’ya yaklaştığı sırada orada olsaydınız, nasıl tepki verirdiniz?
17 İsa’nın sorunları ele alma tarzı Ferisilerinkinden çok daha farklıydı. İsa’nın çok ciddi olabilecek bir sorunu nasıl ele aldığı üzerinde düşünelim. Sorun 12 yıldan beri kan akıntısı olan bir kadınla ilgiliydi. Bu olayla ilgili kaydı Luka 8:42-48’de okuyabilirsiniz.
18 Markos’un kaydında kadının ‘korkup titrediği’ belirtiliyor. (Markos 5:33) Neden? Şüphesiz o, Tanrı’nın Kanununu çiğnediğini biliyordu. Levililer 15:25-28’e göre, normal olmayan bir kan akıntısı olan kadın, akıntısı devam ettiği sürece ve sonraki bir hafta boyunca “murdar” kabul ediliyordu. Dokunduğu her şey ve herkes kirli sayılıyordu. Kadının kalabalığın içinden geçip İsa’ya yaklaşabilmesi için, büyük bir mücadele vermesi gerekiyordu. Olaya 2.000 yıl sonra baktığımızda bile, yüreğimiz sıkıntı içindeki bu kadına karşı şefkat duygularıyla doluyor.
19 Eğer o gün orada olsaydınız, duruma bakış açınız nasıl olurdu? Ne söylerdiniz? İsa’nın kadına nazik, sevgi dolu ve anlayışlı bir şekilde davranmış olduğuna dikkat edin; o, kadının yol açmış olabileceği herhangi bir soruna imada bile bulunmadı.—Markos 5:34.
20. Eğer Levililer 15:25-28’deki talep bugün de geçerli olsaydı, hangi zor durumla karşı karşıya olurduk?
20 Bu olaydan bir şey öğrenebilir miyiz? Şimdi cemaatte bir ihtiyar olduğunuzu düşünelim. Ayrıca şunları da varsayalım: Levililer 15:25-28’deki talep bugün de geçerli ve ne yapacağını şaşırmış, çaresiz durumda olan İsa’nın takipçisi bir kadın bu kanunu çiğnedi. Ne yapardınız? Eleştirici tarzda öğüt vererek onu herkesin önünde alçaltır mıydınız? “Hayır bunu asla yapmazdım! İsa’nın örneğini izleyerek nazik, sevgi dolu, düşünceli ve anlayışlı olmak için her çabayı gösterirdim” mi diyorsunuz? Çok iyi! Ancak, zor olan bunu yapmaktır, yani İsa’nın örneğini uygulamaktır.
21. İsa Kanun hakkında insanlara ne öğretti?
21 Temel olarak, insanlar İsa’nın yanında kendilerini ferahlamış hissettiler; onlar ruhen güçlendiler ve cesaret kazandılar. Tanrı’nın Kanununun kesin sınırlar çizdiği alanlarda, söylenmek istenen açıktı. Tanrı’nın Kanununun genel bir anlam ifade ettiği durumlarda ise, daha çok, insanların vicdanı devreye girecek ve kararlarıyla Tanrı’ya olan sevgilerini gösterebileceklerdi. Kanun onların rahat nefes almalarını sağlıyor, onlara yaşamlarını rahat sürdürebilecekleri şekilde esneklik tanıyordu. (Markos 2:27, 28) Tanrı, hizmetçilerini seviyor ve hep onların iyiliği için uğraşıyordu, ayrıca sendelediklerinde onlara merhamet göstermeye de istekliydi. İsa da böyleydi.—Yuhanna 14:9.
-