Bölüm 2
Ebedi Hayatın Düşmanı
1. Mutluluk ve barış pek görülmediğine göre, hangi sorular ortaya çıkıyor?
YERYÜZÜNDE mutluluk içinde yaşamak—hemen hemen herkes bunu ister. O halde neden bu kadar çok insan mutsuzdur? Yanlış olan nedir? Herkes barış istediğine göre, neden milletler savaşıyor ve insanlar birbirinden nefret ediyor? Onları bu kötü şeyleri yapmaya yönelten bir güç var mı? Milletlerin her yerde var olan görünmez bir gücün kontrolü altında olması acaba mümkün mü?
2. Tarih boyunca işlenen hangi suçlar, birçoklarının görünmez kötü bir kuvvetin insanları kontrol edip etmediğini merak etmelerine neden oluyor?
2 Birçok kişi, insanın korkunç gaddarlığını, örneğin savaşlarda insanları boğarak ve yakarak öldürmek üzere kullanılan korkunç gazları, napalm ve atom bombalarını düşünerek bu meseleyi merak ediyor. Yanar halde benzin saçan silahları, toplama kamplarını ve son yıllarda Kamboçya’da olduğu gibi, milyonlarca zavallı insanın toplu katliamını da düşünün. Bütün bu kötülüklerin sadece bir rastlantı olduğuna mı inanıyorsunuz? Bizzat insanın korkunç işler yapabilecek durumda olduğu doğrudur, fakat bu korkunç işlerin ne denli büyük olduğunu düşündüğünüzde, insanın kötü, görünmez bir güç tarafından etkilendiği açıkça belli olmuyor mu?
3. Dünyanın yönetimi ile ilgili olarak Mukaddes Kitap ne der?
3 Bu mesele hakkında tahminler yürütmeye gerek yok. Mukaddes Kitap, görünmez akıllı bir varlığın hem kişileri, hem de milletleri kontrolü altında tuttuğunu açıkça gösteriyor. Mukaddes Kitapta, İsa Mesih bu kuvvetli varlığı “bu dünyanın reisi” olarak adlandırdı. (Yuhanna 12:31; 14:30; 16:11) Acaba bu varlık kimdir?
4. İblis, İsa’ya neler gösterdi ve ona hangi teklifi yaptı?
4 Onun kim olduğunu anlamamıza yardım etmesi için İsa’nın yeryüzündeki hizmetinin başlangıcında neler olduğunu düşünün. Mukaddes Kitap bize, İsa’nın vaftiz edildikten sonra çöle götürüldüğünü ve orada İblis Şeytan denilen görünmez bir yaratık tarafından denendiğini söyler. Bu deneme kısmen şöyle tanımlanmaktadır: “İblis İsayı çok yüksek bir dağa da götürdü ve ona dünyanın bütün ülkelerini ve onların izzetini gösterdi; ve İblis ona dedi: Eğer yere kapanıp bana tapınırsan, bütün bu şeyleri sana veririm.”—Matta 4:8, 9.
5. (a) Tüm dünya hükümetlerinin İblis’e ait olup olmadığını gösteren nedir? (b) Mukaddes Kitaba göre, “bu şeyler sisteminin tanrısı” kimdir?
5 İblis’in İsa’ya sunduğu şey hakkında düşünün. “Dünyanın bütün ülkeleri.” Tüm bu dünyevi hükümetler gerçekten İblis’e mi aitti? Evet, aksi halde onları İsa’ya nasıl sunabilirdi? İsa, bunların Şeytan’a ait olduğunu inkâr etmedi. Eğer Şeytan’ın olmasaydı, bunu muhakkak yapacaktı. Şeytan gerçekten dünyadaki tüm milletlerin görünmez hükümdarıdır! Mukaddes Kitap açıkça şöyle der: “Bütün dünya kötü olanın kudretinde bulunmaktadır.” (I. Yuhanna 5:19, NW) Aslında, Tanrı’nın Sözü Şeytan’ı “bu dünyanın ilâhı” olarak adlandırmaktadır.—II. Korintoslular 4:4.
6. (a) Şeytan’ın yönetimiyle ilgili bu bilgi neyi anlamamıza yardım edecek? (b) Şeytan bize ne yapmak istiyor; o halde biz ne yapmalıyız?
6 Bu bilgi, İsa’nın neden “benim kırallığım bu dünyadan değildir” dediğini anlamamıza yardım eder. (Yuhanna 18:36) Aynı zamanda tüm normal insanların isteği barış içinde yaşamak iken, neden milletlerin birbirinden nefret ettiğini ve birbirini yok etmeye çalıştıklarını da anlamamıza yardım eder. Evet, “Şeytan . . . . bütün dünyayı saptır”maktadır. (Vahiy 12:9) O bizi de saptırmak istiyor. Tanrı’nın ebedi hayat hediyesini almamızı istemiyor. Buna göre, kötü olanı yapmak üzere onun tarafından etkilenmemek için mücadele etmeliyiz. (Efesoslular 6:12) Bizi aldatmak üzere harcadığı çabalara karşı koyabilmek için Şeytan ve onun çalışma tarzı ile ilgili olarak bilgi edinmeliyiz.
İBLİS KİMDİR?
7. İblis’i neden göremeyiz?
7 İblis Şeytan gerçek bir kişidir. Bazı insanların inandığı gibi, o sadece insanların içinde bulunan kötülük değildir. Tabii, insanlar Tanrı’yı göremedikleri gibi, İblis’i de göremezler. Hem Tanrı, hem de İblis, insanlardan üstün ve gözle görülemeyen bir hayat şekline sahip, ruh olan kişilerdir.—Yuhanna 4:24.
8. Neden birçok kişi İblis’i Tanrı’nın yarattığına inanıyor?
8 Biri şöyle sorabilir: ‘Eğer Tanrı sevgi ise, İblis’i neden yarattı?’ (I. Yuhanna 4:8) Gerçek şudur: Tanrı İblis’i yaratmadı. Yine de biri şöyle söyleyebilir: ‘Fakat, eğer herkesi Tanrı yarattıysa İblis’i de O yaratmış olmalı. Başka kim yaratmış olabilir? Aksi halde İblis nereden geldi?’
9. (a) Melekler nasıl varlıklardır? (b) “İblis” ve “şeytan” sözcükleri ne anlama gelir?
9 Mukaddes Kitap, Tanrı’nın Kendine benzer ruh olan sayısız kişiler yarattığını söyler. Mukaddes Kitapta bu ruhlar melek olarak adlandırılır. Onlar aynı zamanda “Allah oğulları” olarak da çağrılırlar. (Eyub 38:7; Mezmur 104:4; İbraniler 1:7, 13, 14) Tanrı, onların hepsini kâmil yarattı. Onlardan hiçbiri bir iblis veya şeytan değildi. “İblis” iftiracı ve “şeytan” ise muhalefet eden demektir.
10. (a) İblis Şeytan’ı kim meydana getirdi? (b) İyi biri kendini nasıl bir suçlu haline getirebilir?
10 Bununla beraber, Tanrı’nın ruh olan oğullarından birinin kendini İblis, yani başka biri hakkında kötü şeyler konuşan nefretle dolu bir yalancı haline getirdiği bir zaman geldi. O, aynı zamanda kendini Şeytan, yani Tanrı’ya muhalefet eden biri durumuna da getirdi. O, aslında bu şekilde yaratılmadı, fakat sonradan böyle bir kişi haline geldi. Örneğin, bir hırsız, hırsız olarak doğmaz. Belki iyi bir aileden geliyor olabilir; dürüst bir ana-babası ve kanunlara itaat eden erkek ve kız kardeşleri olabilir. Fakat onun paranın satın alabileceği şeylere karşı duyduğu aşırı istek, bir hırsız olmasına neden olur. O halde, Tanrı’nın ruh olan oğullarından biri, kendini nasıl İblis Şeytan haline getirdi?
11. (a) Asi bir melek Tanrı’nın hangi amacı hakkında bilgiye sahipti? (b) Bu melek hangi isteği geliştirdi ve bu, onu ne yapmaya yöneltti?
11 Tanrı, yeryüzünü ve sonra da ilk insan çiftini, Âdem ile Havva’yı yarattığı zaman, daha sonra İblis haline gelmiş olan bu melek orada bulunuyordu. (Eyub 38:4, 7) Böylece, Tanrı’nın onlara çocuklar yapmalarını söylediğini işitmiş olmalıydı. (Tekvin 1:27, 28) Belli bir süre sonra yeryüzünün Tanrı’ya tapınan adil insanlarla dolacağını biliyordu. Tanrı’nın amacı buydu. Oysa bu melek, kendi güzelliği ve zekâsı hakkında aşırı şekilde hayal kurmaya başlayarak Tanrı’ya sunulması gereken tapınmanın kendisine verilmesini istedi. (Hezekiel 28:13-15; Matta 4:10) Bu yanlış düşünceyi zihninden atmak yerine, onun üzerinde düşünmeye devam etti. Bu, onu arzu ettiği onur ve önemi elde etmek için harekete geçmeye yöneltti. Acaba ne yaptı?—Yakub 1:14, 15.
12. (a) Bu melek Havva ile nasıl konuştu ve ona ne dedi? (b) O, nasıl İblis Şeytan oldu? (c) İblis’in görünüşü hakkındaki hangi düşünce yanlıştır?
12 Bu isyankâr melek, ilk kadın Havva ile konuşmak için basit bir yılanı kullandı. Bunu başarmak üzere tıpkı yanındaki bir hayvan veya kuklanın konuştuğu izlenimini yaratan becerikli bir vantrilok gibi davrandı. Fakat aslında Havva ile konuşan, Mukaddes Kitapta “eski yılan” olarak adlandırılan bu isyankâr melek idi. (Vahiy 12:9) Havva’ya, Tanrı’nın ona hakikati söylemediğini ve sahip olması gereken bilgiyi ondan gizlediğini söyledi. (Tekvin 3:1-5) Bu, nefret dolu bir yalandı ve onu bir iblis haline getirdi. Böylece bu yaratık, Tanrı’ya muhalefet eden biri veya bir şeytan haline geldi. Sizin de fark edebileceğiniz gibi, İblis’in, yeraltındaki bir işkence yerini denetleyen, boynuzlu ve elinde yabası olan bir yaratık olduğunu düşünmek yanlıştır. O aslında çok kudretli, fakat kötü bir melektir.
DÜNYADAKİ SORUNLARIN KAYNAĞI
13. (a) Havva, İblis’in yalanına nasıl karşılık verdi? (b) İblis hangi iddialarda bulundu?
13 İblis’in Havva’ya söylediği yalan tam istediği gibi işledi. Kadın bu yalana inandı ve Tanrı’ya karşı itaatsizlik etti. Kocasının da Tanrı’nın kanununu çiğnemesini sağlayabildi. (Tekvin 3:6) İblis, insanın Tanrı’ya gerek duymadan da yaşayabileceğini iddia etti. İnsanların, Tanrı’nın yardımı olmaksızın kendi kendilerini başarıyla yönetebileceklerini ileri sürdü. İblis aynı zamanda, Âdem ile Havva’nın soyundan gelecek tüm insanları Tanrı’dan uzaklaştırabileceğini iddia etti.
14. Tanrı, Şeytan’ı neden hemen yok etmedi?
14 Tabii Tanrı, Şeytan’ı hemen yok edebilirdi. Ama bu, Şeytan’ın ortaya attığı ve olanları izleyen meleklerin zihnine takılabilecek sorulara cevap vermeyecekti. Bu nedenle, Tanrı, iddialarını kanıtlaması için Şeytan’a vakit verdi. Hangi sonuçlarla?
15, 16. (a) Geçen zaman, İblis’in iddiaları konusunda neyi kanıtladı? (b) Hangi olay önümüzde bulunmaktadır?
15 Geçen zaman, insanların, Tanrı’nın yardımı olmaksızın başarıyla kendi kendilerini yönetemeyeceklerini kanıtladı. Onların girişimleri tamamıyla boşa çıktı. Mukaddes Yazıların gösterdiği gibi, insanlar, İblis’in sahne arkasından kontrol ettiği insan hükümetlerinin yönetimi altında korkunç acılar çektiler. Aynı zamanda Tanrı’nın verdiği vakit, Şeytan’ın, tüm insanları Tanrı’ya tapınmaktan döndüremediğini de açık bir şekilde gösterdi. Bütün devirlerde, Tanrı’nın hükümdarlığına sadık kalan insanlar vardı. Örneğin, Şeytan’ın Eyub’u Tanrı’ya hizmet etmekten alıkoymaya başarısızca çalıştığını Mukaddes Kitapta okuyabilirsiniz.—Eyub 1:6-12.
16 İblis’in iddialarının sahte olduğu böylece kanıtlanmış oldu. Tanrı’ya karşı kötü bir isyan başlattığı için, o, yok edilmeyi mutlaka hak ediyor. Ne sevindiricidir ki, artık Tanrı’nın, Şeytan’ın hâkimiyetine bir son vereceği zamana gelmiş bulunuyoruz. Mukaddes Kitap, bunu yerine getirmek üzere atılan ilk adım olarak gökte gerçekleşen, bu yüzden de yeryüzündeki insanlar tarafından görülmeyen ve işitilmeyen önemli bir savaştan söz eder. Şu Mukaddes Kitap kaydını dikkatle okuyun:
17. (a) Mukaddes Kitap gökteki savaşı nasıl tanımlar? (b) Bu savaşın göktekiler ve yerdekiler için sonucu ne oldu?
17 “Ve gökte cenk oldu; Mikael [diriltilmiş olan İsa Mesih] ve kendi melekleri ejderle cenketmek için çıktılar; ve ejder ve kendi melekleri cenkettiler, ve galip olmadılar, ve gökte artık onların yeri bulunmadı. Ve İblis ve Şeytan denilen büyük ejder, bütün dünyayı saptıran eski yılan, yeryüzüne atıldı, ve onun melekleri kendisile beraber atıldılar. Bunun için, ey gökler ve onlarda oturanlar, mesrur olun. Vay yere ve denize, çünkü İblis vaktinin az olduğunu bilerek büyük gazapla size indi.”—Vahiy 12:7-9, 12.
18. (a) Gökteki savaş ne zaman oldu? (b) Şeytan’ın “yeryüzüne atıl”masından beri dünyada neler olmaktadır?
18 Gökteki bu savaş ne zaman oldu? Delillere göre, 1914 yılında başlayan I. Dünya Savaşı sıralarında oldu. Vahiy kitabının gösterdiği gibi, Şeytan o zaman göklerden kovuldu ve bu, o zamandan beri, “vaktinin az olduğu” dönemde yaşadığımız anlamına gelir. Buna göre şimdi, Şeytan’ın dünyasının “son günler”idir. Kanunsuzluğun artması, korku, savaşlar, kıtlıklar, hastalıklar ve içinde bulunduğumuz başka sıkıntı verici durumlar bu gerçeğin bir kanıtıdır.—Matta 24:3-12; Luka 21:26; II. Timoteos 3:1-5.
19. (a) Şimdi Şeytan var gücüyle ne yapmaya çalışıyor? (b) Bizim için, ne yapmak hikmetliliktir?
19 Şeytan ‘az olan vaktinin’ bitmek üzere olduğunu bildiğinden, insanları Tanrı’ya hizmet etmekten alıkoymak için her zamankinden daha çok çaba harcamaktadır. Gücünün yettiği kadar çok insanı kendisiyle beraber harabiyete sürüklemek istiyor. Mukaddes Kitap haklı olarak onu, yutacağı birini arayarak dolaşan kükreyen bir aslana benzetmektedir. (I. Petrus 5:8, 9) Eğer onun tarafından yutulmak istemiyorsak, saldırma şekli ve insanları aldatmak için kullandığı yöntemler hakkında bilgi edinmeliyiz.—II. Korintoslular 2:11.
ŞEYTAN İNSANLARI NASIL ALDATIYOR
20. (a) Şeytan’ın saldırısı ne denli başarılıdır? (b) Onun düzenlerinin sık sık masum, hatta yararlı gözükeceğini neden bekleyebiliriz?
20 Şeytan’ın insanların kendi ardınca yürümelerini sağlamak üzere uyguladığı yöntemlerin her zaman kolaylıkla anlaşılabileceğini düşünmemeliyiz. O, insanları kandırmak konusunda ustadır. Binlerce yıl boyunca kullandığı yöntemler, aslında o kadar kurnazcadır ki, bugün birçok insan onun var olduğuna bile inanmıyor. Onlar için şer ve kötülük, her zaman varlığını sürdürecek normal durumlardır. Şeytan, çağımızın kanunsuz işler yapan elebaşıları gibi çalışmaktadır; onlar dışardan çok saygın görünürler, fakat perde arkasından çok kötü işler yaparlar. Mukaddes Kitap bunu şöyle açıklar: “Çünkü Şeytan kendisi nur meleğinin suretine girer.” (II. Korintoslular 11:14) Bu nedenle, insanları aldatmak için kullandığı düzenlerin masum, hatta yararlı gibi görünmesini bile bekleyebiliriz.
21. Şeytan’ın kullandığı düzenlerden biri nedir?
21 Şeytan’ın Havva’ya bir dost gibi göründüğünü unutmayın. Ondan sonra kendisi için iyi olduğunu düşündüğü bir şeyi yapmak üzere onu tuzağa düşürdü. (Tekvin 3:4-6) Bugün de durum aynıdır. İnsan olan temsilcileri vasıtasıyla Şeytan, toplumları insan hükümetlerine olan ilgilerini Tanrı’ya olan hizmetlerinden üstün tutmaları için kurnazca teşvik etmektedir. Bu, korkunç savaşlarla sonuçlanan milliyetçilik ruhunun doğmasına neden olmuştur. Son zamanlarda Şeytan, insanları barış ve güvenliği sağlama yönünde farklı projeler ileri sürmeye yöneltti. Bunlardan biri Birleşmiş Milletler teşkilatıdır. Ama bu teşkilat barış dolu bir dünya meydana getirebildi mi? Elbette ki hayır! Tersine, insanların dikkatini, Tanrı’nın insanlığa barış getirmek için yaptığı düzenlemeden, yani gökte ‘Barış Reisi’ İsa Mesih’in yönetimi altında, gelmekte olan Krallığından başka yöne çeken bir araç olduğunu gösterdi.—İşaya 9:6; Matta 6:9, 10.
22. Şeytan hangi bilgiye sahip olmamızı istemiyor?
22 Ebedi hayat elde etmek istiyorsak, Tanrı, O’nun Kral-Oğlu ve Krallığı hakkında tam bilgiye ihtiyacımız var. (Yuhanna 17:3) İblis Şeytan’ın sizin bu bilgiyi edinmenizi istemediğinden ve sizi bundan alıkoymak için elinden geleni yapacağından emin olabilirsiniz. O bunu nasıl yapacaktır? Kullandığı bir yöntem, başkalarının size, belki alay yoluyla muhalefet etmelerini sağlamaktır. Mukaddes Kitap şöyle der: “Mesih İsada takva (Tanrısal bağlılık, NW) üzre yaşamak istiyenlerin hepsi eza çekeceklerdir.”—II. Timoteos 3:12.
23. (a) Cesaretimizi kırmak için Şeytan nasıl arkadaşları ve akrabaları bile kullanabilir? (b) Muhalefete neden asla yenilmemelisiniz?
23 Belki yakın arkadaşlar veya akrabalarınız Mukaddes Kitabı incelemenizden hoşlanmadıklarını söyleyecekler. Bizzat İsa Mesih şu uyarıda bulundu: “Adamın düşmanları kendi ev halkı olacaktır. Babayı veya anayı benden ziyade seven bana lâyık değildir; oğlu veya kızı benden ziyade seven bana lâyık değildir.” (Matta 10:36, 37) Akrabalarınız, Mukaddes Kitapta bulunan harikulade hakikatleri bilmediklerinden, tüm samimiyetleriyle cesaretinizi kırmaya uğraşabilirler. Fakat muhalefetle karşılaştığınızda Tanrı’nın Sözünü tetkik etmekten vazgeçerseniz, Tanrı sizin hakkınızda acaba ne düşünecek? Aynı zamanda, eğer vazgeçerseniz, dostlarınızın ve sevdiğiniz kimselerin, Mukaddes Kitabın tam bilgisinin hayat veya ölüm meselesi olduğunu anlamalarına nasıl yardım edebileceksiniz? Tanrı’nın Sözünden öğrendiğiniz şeylere bağlı kalmanız, zamanla onları da benzer şekilde hakikati öğrenmeleri yönünde etkileyebilir.
24. (a) İnsanların hayat veren bilgiyi almalarına engel olmak üzere, İblis başka hangi yöntemleri kullanmaktadır? (b) Siz, Tanrı’nın Sözünü tetkik etmenin ne kadar önemli olduğunu düşünüyorsunuz?
24 Diğer yandan, Şeytan, Tanrı’yı gücendiren bazı ahlaksız davranışlara katılmanızı teşvik etmekten sorumlu olabilir. (I. Korintoslular 6:9-11) Veya sizi, Mukaddes Kitabı tetkik etmek için çok meşgul olduğunuzu düşünmeye yöneltmiş olabilir. Fakat bunun hakkında ciddi olarak düşünün, böyle bir bilgiyi elde etmekten daha önemli herhangi bir şey olabilir mi? Hiçbir şeyin, sizi yeryüzündeki cennette ebedi hayata götürebilecek olan bu bilgiyi edinmekten alıkoymasına izin vermeyin!
25. İblis’e karşı durmaya devam edersek, sonuç ne olacak?
25 Mukaddes Kitap ısrarla şunu yapmamızı teşvik eder: “İblise karşı durun.” Eğer bunu yaparsanız, “sizden kaçacaktır.” (Yakub 4:7) Acaba bu, onun saldırısına karşı durduğunuzda, sizden vazgeçeceği ve sizinle artık uğraşmayacağı anlamına mı gelir? Muhakkak ki değil; istediği şeyi yaptırmak için sizi tekrar ve tekrar deneyecektir. Fakat ona karşı durmaya devam ettiğiniz sürece, sizi etkileyip Tanrı’ya karşı bir yol tutmanızı sağlayamayacaktır. Bu nedenle, Mukaddes Kitabın çok önemli bilgisini elde etmek ve öğrendiğiniz şeyleri uygulamak için uyanık olun. Bu hayatidir, böylece, Şeytan’ın insanları yanlış yola yöneltmek için kullandığı başka bir tuzak, yani sahte din vasıtasıyla aldatılmamış olursunuz.
[Sayfa 16, 17’deki resim]
Eğer kendisinin olmasaydı, Şeytan tüm bu dünya hükümetlerini Mesih’e sunabilir miydi?
[Sayfa 19’daki resim]
Bu kişi, bir hırsız olarak doğmadığı gibi, İblis de bir “iblis” olarak yaratılmadı
[Sayfa 20, 21’deki resim]
Gökteki savaş Şeytan ve cinlerinin yeryüzüne atılmalarıyla sonuçlandı. Bunun etkilerini şimdi hissetmektesiniz
[Sayfa 24’teki resim]
Bazıları, Mukaddes Kitabı tetkik etmeye devam etmenize muhalefet edebilir