Dünya Onlara Layık Değildi
“Taşlandılar, testere ile biçildiler, imtihan olundular, . . . . dünya onlara layık değildi.”—İbraniler 11:37, 38.
1, 2. Eski zamanlarda yaşayan Yehova’nın Şahitleri, hangi şartlar altında bile bütünlüklerini korudular? Onların davranışları, Tanrı’nın günümüzdeki hizmetçilerini nasıl etkiliyor?
ESKİ zamanlarda yaşayan Yehova’nın Şahitleri, adaletsiz insan toplumunun üzerlerine getirdiği sayısız denemelere rağmen, Tanrı’ya karşı bütünlüklerini bozmadılar. Örneğin, Tanrı’nın bazı hizmetçileri taşlandılar veya kılıçla katledildiler. Bazıları kötü muamele gördüler veya sıkıntı çektiler. Fakat imanları sarsılmadı. Bu yüzden, tıpkı Resul Pavlus’un dile getirdiği gibi, “dünya onlara lâyık değildi.”—İbraniler 11:37, 38.
2 Tufandan önce veya sonra yaşayan atalarımızın ve Musa’nın imanı kuvvetlendiren işleri, Yehova’nın günümüzdeki Şahitlerini, Tanrı’ya imanla hizmet etmeye sevk etmektedir. Fakat bundan başka, İbraniler’in 11. ve 12. baplarında sözü edilen başka kişiler de var. Onların imanlarının özellikleri üzerinde düşünmekle neler kazanabiliriz?
HAKİMLERİN, KRALLARIN VE PEYGAMBERLERİN İMANI
3. Eriha ve Rahab ile ilgili olaylar, imanın işlerle kanıtlanması gerektiğini nasıl gösterir?
3 İman, sadece zihinde bulunan inanç değildir; işlerle veya davranışlarla gösterilmelidir. (İbraniler 11:30, 31 ayetlerini oku.) Musa’nın ölümünden sonra imanları, Kenân diyarında Yahudilere zafer üzerine zafer kazandırdı. Fakat bu başarı için onların da çaba harcamaları gerekmekteydi. Örneğin, Yeşu’nun ve yanındakilerin imanı sayesinde “yedi gün etrafı dönüldükten sonra, Eriha surları düştüler.” Diğer yandan yine “imanla fahişe Rahab çaşıtları selâmetle kabul etmiş olduğu için itaatsizlerle [Eriha şehrinin imansız sakinleriyle] beraber helâk olmadı.” Çünkü Rahab, Yahudi çaşıtları, Kenânlılardan saklamakla imanını gösterdi. Çünkü onun imanı, Yehova’nın [İsrail] kavminin önünden “Kızıl Denizin sularını nasıl kuruttu”ğuna ve onlara Amorilerin iki kralı olan Sihon ve Og’a karşı nasıl zafer kazandırdığına dair işittiği haberlerden kaynaklanan sağlam bir temele dayanıyordu. Rahab, yaşamında gereken ahlaksal değişiklikleri yaptıktan sonra, gösterdiği faal imana karşılık olarak hem Eriha şehrinin düşüşünde ev halkıyla birlikte hayatta kalmakla, hem de İsa Mesih’in soy hattının içine alınmakla mükâfatlandırıldı.—Yeşu 2:1-11; 6:20-23; Matta 1:1, 5; Yakub 2:24-26.
4. Gideon ile Barak’ın başından geçenler tehlike anında ve Yehova’ya güvenmekle ilgili neyi gösterir?
4 İman, tehlike anında Yehova’ya tam olarak güvenmekle gösterilir. (İbraniler 11:32 ayetini oku.) Pavlus, geçirdikleri tecrübelerde tehlikeli durumlarda Tanrı’ya güvendiklerini birçok fırsatlarda imanlarıyla gösteren “Gideon, Barak, Şimşon, Yeftah, Davud ve Samuel ve [diğer] peygamberler” hakkında anlatmaya zamanı yetmeyeceğini itiraf etti. Gerçekten de, hâkim Gideon, imanla ve sadece 300 kişilik bir orduyla acımasız Midyanlıların askeri güçlerini ezmek üzere Tanrı tarafından kuvvetlendirildi. (Hâkimler 7:1-25) Yine hâkim Barak, peygamber Debora’nın teşvikiyle, zayıf bir şekilde donanmış olan 10.000 kişilik bir piyade kuvveti ile kral Yabin’in başbuğu Sisera’nın kumandasında 900 silahlı cenk arabasıyla donatılmış çok daha güçlü ordusuna karşı zafer kazandı.—Hâkimler 4:1–5:31.
5. Şimşon ve Yeftah, Yehova’ya tam olarak güvendiklerini imanlarıyla nasıl gösterdiler?
5 İsrail’in hâkimler dönemindeki başka bir iman örneği ise, Filistilerin güçlü düşmanı olan Şimşon idi. Düşmanlarının eline esir düşerek kör edildiği bir gerçekse de, Şimşon, yine de sahte tanrıları Dagon’a büyük bir kurban takdim etmek üzere tapınakta toplananların üzerine tapınağı yıkmakla onların birçoğunu öldürdü. Gerçi Şimşon da Filistilerle birlikte öldü, fakat bu ölüm ümitsizlik içinde girişilen bir intihar olayı değildi. O, imanla Yehova’ya güvendi ve Tanrı’nın kavminin düşmanlarından öç almak için gereken gücü versin diye Yehova’ya dua etti. (Hâkimler 16:18-30) Yehova’nın, Ammon oğulları üzerine zafer kazandırdığı Yeftah da, Yehova’ya tam olarak güvendiğini imanıyla gösterdi. Kızını yaşam boyu bir bakire olarak Yehova’nın hizmetine adayan Yeftah’ın Tanrı’ya söz verdiği adağını yerine getirmesi, zaten ancak bu kadar büyük bir iman sayesinde gerçekleştirilebilirdi.—Hâkimler 11:29-40.
6. Davud imanını nasıl gösterdi?
6 İmanıyla göze çarpan başka bir kişi de Davud idi. Dev Filisili savaşçı Golyat ile cenk ettiğinde henüz çok gençti. Davud, Filistiliye ‘sen kılıçla ve mızrakla ve kargı ile üzerine geliyorsun; fakat ben orduların Yehovasının ismiyle senin üzerine geliyorum’ dedi. Evet, Davud, Tanrı’ya güvendi ve dev görünüşlü Filistiliyi öldürdü; daha sonra ise, Tanrı’nın kavminin menfaatlerini korumak üzere cesur bir savaş adamı oldu. Davud, imanı sayesinde, Yehova’nın yüreğine göre bir adamdı. (I. Samuel 17:4, 45-51; Resullerin İşleri 13:32) Samuel ve diğer peygamberler de, yaşamları boyunca Yehova’ya karşı büyük bir iman ve tam bir güven gösterdiler. (I. Samuel 1:19-28; 7:15-17) Genç veya yaşlı olsun Yehova’nın günümüzdeki hizmetçileri için bunlar ne mükemmel örneklerdir!
7. (a) Kimler ‘imanla ülkeler fethettiler’? (b) Kimler imanla “salah işlediler”?
7 Bütünlüğümüze yönelik her denemeye iman sayesinde başarıyla karşı koyabilir ve Tanrı’nın iradesi ile uyumlu olan herhangi bir işi yine imanımız sayesinde başarabiliriz. (İbraniler 11:33, 34 ayetlerini oku.) Pavlus, başka iman işlerini sayarken İbrani olan hâkimlerin, kralların ve peygamberlerin isimlerini verdiğine göre, herhalde onların örneklerini düşünürdü. Gideon ve Yeftah gibi hâkimler, “imanla” “ülkeler fethettiler”. Filistileri, Moabileri, Suriyelileri, Edomileri ve diğerlerini hükmü altına alan Kral Davud da bu işleri imanla yaptı. (II. Samuel 8:1-14) Adil hâkimler, yine iman sayesinde “salâh işlediler”; Samuel’in ve diğer peygamberlerin adil öğütleri şüphesiz bazılarının günah işlemekten kaçınmasını sağladı.—I. Samuel 12:20-25; İşaya 1:10-20.
8. Davud, Tanrı’dan hangi vaadi aldı? Bu vaat, hangi olayda yerine geldi?
8 Davud, imanla “vaitlere nail” olanlardan biri idi. Yehova ona krallıkla ilgili şu vaatte bulundu: “Krallığının tahtını ebediyen sabit kılacağım.” (II. Samuel 7:11-16) M.S. 1914’te gökte Mesihi Krallığı kurmakla, Tanrı bu vaadini yerine getirdi.—İşaya 9:6, 7; Daniel 7:13, 14.
9. Hangi şartlarda ‘imanla aslanların ağzı kapandı’?
9 Kralın yasağına rağmen, alışkanlığı gereği her gün Tanrı’ya dua etmeye devam eden peygamber Daniel, bütünlüğüne yönelik meydan okuyan bu denemeye başarıyla karşı koydu. Sadık kişilere özgü bir imanla “aslanların ağızlarını kapadı”, çünkü içine atıldığı aslanlar çukurunda Yehova onun hayatını korudu.—Daniel 6:4-23.
10. Kimler imanla “ateşin kuvvetini söndürdüler”? Hangi koşullarda benzer bir iman, nasıl davranmamızı sağlayacaktır?
10 Bütünlüklerini koruyan Daniel’in İbrani arkadaşları Şadrak, Meşak ve Abednego, bir anlamda “ateşin kuvetini söndürdüler.” Onlar, aşırı kızdırılmış bir fırına atılarak öldürülmekle tehdit edildikleri halde, Yehova kendilerini kurtarsa da kurtarmasa da, Babil kralının tanrılarına hizmet etmeyeceklerini ve onun diktiği heykele tapınmayacaklarını kral Nebukadnetsar’ a bildirdiler. Yehova fırındaki ateşi söndürmedi, ancak ateşin üç İbrani’ye zarar vermesini önledi. (Daniel 3:1-30) Düşmanların elinde ölümle burun buruna gelsek bile benzer bir iman, Tanrı’ya karşı bütünlüğümüzü korumamıza yardım edecektir.—Vahiy 2:10.
11. (a) Kimler imanla “kılıç ağzından kaçtılar”? (b) Kimler imanla ‘kuvvetlendirildiler’? (c) Kimler “cenkte zorlu” olup ‘yabancıların ordularını kaçırdılar’?
11 Davud, kral Saul’un adamlarının ‘kılıçlarının ağzından kaçtı.’ (I. Samuel 19:9-17) Peygamber İlya ve Elişa da kılıçla öldürülmekten kaçtılar. (I. Kırallar 19:1-3; II. Kırallar 6:11-23) Fakat ‘imanla zayıflıktan kuvvetlendirilenler’ acaba kimlerdi? Gideon, İsrail’i Midyanilerin elinden kurtarmak için kendisinin ve adamlarının çok zayıf olduğunu düşündü. Fakat Tanrı tarafından ‘kuvvetlendirilerek’ zafer kazandı; hem de sadece 300 adamla! (Hâkimler 6:14-16; 7:2-7, 22) Saçının traş edilmesiyle kuvvetini kaybeden Şimşon, Yehova tarafından ‘zayıflıktan kuvvetlendirilerek’ birçok Filistilinin ölümüne neden oldu. (Hâkimler 16:19-21, 28-30; ayrıca Hâkimler 15:13-19 ile karşılaştır.) Pavlus, hem askeri hem de bedensel açıdan zayıf bir durumda olan kral Hizkiya’nın ‘kuvvetlendirilenlerden’ biri olduğunu düşünmüş olabilir. (İşaya 37:1–38:22) Tanrı’nın hizmetçilerinden “cenkte zorlu” olanlar arasında hâkim Yeftah ve Kral Davud da yer alır. (Hâkimler 11:32, 33; II. Samuel 22:1, 2, 30-38) Ayrıca, ‘yabancıların ordularını kaçıranlar’ arasında hâkim Barak da vardı. (Hâkimler 4:14-16) Bu denemeler, tümüyle bütünlüğümüze yönelik her olaya imanımız sayesinde başarıyla karşı koyabileceğimize ve Yehova’nın iradesi ile uyumlu olan her şeyi yine imanımız sayesinde başarabileceğimize dair bizi ikna etmelidir.
BAŞKA İMAN ÖRNEKLERİ
12. (a) Hangi “kadınlar ölülerini dirilme vasıtasıyla aldılar”? (b) Bazı imanlı kişiler, hangi yönden “daha iyi” bir dirilmeye sahip olacaklardır?
12 İmanın sağladıklarından biri de, Tanrı’ya karşı bütünlüğümüzün korunmasına yardım eden ve ümit veren dirilmeye inanmaktır. (İbraniler 11:35 ayetini oku.) İman sayesinde “kadınlar ölülerini kıyam (dirilme) vasıtası ile aldılar.” İlya, Tserefat şehrinde dul bir kadının oğlunu, Elişa ise, Şunemli kadının oğlunu imanla ve Tanrı’nın gücü ile diriltti. (I. Kırallar 17:17-24; II. Kırallar 4:17-37) Yine “bazıları daha iyi kıyama (dirilmeye) nail olsunlar diye, kurtuluşu kabul etmiyerek, işkence çektiler [harfi olarak “sopalarla dövüldüler].” Mukaddes Yazılarda isimleri açıklanmayan Yehova’nın bu Şahitleri, imanlarıyla ilgili sabit duruşlarını bozmalarını gerektiren bir kurtuluşu reddettikleri için dövülerek öldürüldüler. Bunlar (İlya ve Elişa tarafından diriltilenlerin aksine) kaçınılmaz olan ölümü ikinci kez tatmayacaklarından ve fidye kurbanlığı sayesinde yeryüzünde ebedi hayat fırsatı verildiğinden, “Ebediyet Babası” olarak adlandırılan İsa Mesih’in yönetimindeki gökteki Krallık hükümeti altında diriltilecekleri için, “daha iyi” bir dirilmeye sahip olacaklardır.—İşaya 9:6; Yuhanna 5:28, 29.
13. (a) Kimler “istihzalar ve kamçılar”la zulüm gördüler? (b) Kimler “bağlar ve mahpusluk”la ilgili tecrübeler geçirdiler?
13 İmanımız varsa, her tür zulme katlanabiliriz. (İbraniler 11:36-38 ayetlerini oku.) Zulüm gördüğümüzde, diriltilme ümidini hatırlamak ve “istihzalar ve kamçılar, hatta bağlar ve mahpusluk”la imanları denenen “başkaları”na yaptığı gibi Tanrı’nın bizi de destekleyeceğini bilmek, yararımıza olacaktır. Yahudiler, “Yehova’nın kızgınlığı şifa bulmaz derecede kavmine karşı yükselinciye kadar Allahın ulakları ile eğlendiler .... ve peygamberleriyle istihza ettiler.” (II. Tarihler 36:15, 16) Mikaya, Elişa ve Tanrı’nın diğer hizmetçileri imanla “istihzalar”a katlandılar. (I. Kırallar 22:24; II. Kırallar 2:23, 24; Mezmur 42:3) “Kamçılar” İsrail’in kralları ve peygamberlerinin günlerinde kullanıldı. Hatta karşı koyanlar, Yeremya’ya sadece hakaret etmekle kalmayıp “onu dövdüler.” “Bağlar ve mahpusluk” ifadesi, bize, Yeremya’nın olduğu kadar, Mikaya ve Hanani gibi peygamberlerin de tecrübelerini hatırlatır. (Yeremya 20:1, 2; 37:15; I. Kırallar 12:11; 22:26, 27; II. Tarihler 16:7, 10) Onların imanı gibi bir imana sahip olan günümüzdeki Yehova’nın Şahitleri de “salâh için” veya “adelet uğruna” benzer zulümlere katlanabildiler.—I. Petrus 3:14.
14. (a) ‘Taşlananlar’ arasında kim de vardı? (b) Kim, herhalde “testere ile biçildi”?
14 Pavlus, “taşlandılar” ifadesini de kullandı. Bu sözle değinilmek istenen imanlı kişilerden biri de kâhin Yehoyada’nın oğlu Zekarya idi. Tanrı’nın ruhuyla dolan Zekarya, Yahuda’nın irtidat eden kişilerini yererek konuştu. Sonuç ne oldu? Zekarya, Kral Yoaş’ın emriyle Yehova’nın evinin avlusunda düşmanları tarafından taşlanarak öldürüldü. (II. Tarihler 24:20-22; Matta 23:33-35) Pavlus sözlerine şöyle devam etti: “Testere ile biçildiler, imtihan olundular (denendiler).” Pavlus ‘denenenler’ arasında herhalde peygamber Mikaya’yı da düşündü. Ayrıca, bazı Yahudilere göre, İşaya, kral Manasse’nin krallığı esnasında testere ile ikiye biçilmişti.—I. Kırallar 22:24-28.
15. Kimler, “tahkir olundular”? Kimler ‘çöllerde avare gezdiler’?
15 Başkaları “kılıçla katlolunarak öldürüldüler.” Bunlar arasında, kötü kral Ahab’ın günlerinde ‘kılıçla öldürülen’ ve peygamber İlya’nın iş arkadaşları olan Tanrı’nın peygamberleri de vardı. (I. Kırallar 19:9, 10) İlya ve Elişa da “koyun postları ile, keçi derileriyle” dolaşan, ‘yoksulluk çeken, sıkıntı gören, tahkir olunanlar’ arasındaydılar. (I. Kırallar 19:5-8, 19; II. Kırallar 1:8; 2:13; ayrıca Yeremya 38:6 ile karşılaştır.) Zulme hedef olarak “çöllerde ve dağlarda ve mağaralarda ve toprağın inlerinde avare” dolaşanlar, sadece İlya ve Elişa olamazdı. Putperest Kraliçe İzebel, “Yehova’nın peygamberlerini öldürt”meye başladığı zaman, Obadya’nın ellişer ellişer mağaraya saklayarak, ekmek ve suyla beslediği 100 peygamber de bunlar arasında olmalıydı. (I. Kırallar 18:4, 13; II. Kırallar 2:13; 6:13, 30, 31) Bunlar, ne büyük sadakat örnekleridir! Pavlus’un, adaletsiz insan toplumunun oluşturduğu ‘dünyanın onlara lâyık olmadığını’ söylemesine şaşmamak gerek!
16. (a) Yehova’nın Mesih’ten önceki şahitleri neden henüz “vade nail” olmadılar? (b) Onların ‘kemâle ermesi’ ne anlama gelir?
16 İman, Tanrı’yı seven herkesin, O’nun tayin ettiği zamanda “vade nail” olacağına inanmasını sağlar. (İbraniler 11:39, 40 ayetlerini oku.) Şimdi yaşayan bizlere Mukaddes Yazılarla şahadet olunurken, Mesih’ten önce yaşayan sadık kişilere “iman vasıtası ile şahadet olundu.” Fakat onlar, gökteki Krallığın yönetimi altındaki yeryüzünde ebediyen yaşama ümidiyle diriltilmedikleri için, henüz Tanrı’nın verdiği “vade nail” olmadılar. Acaba neden? Tanrı’nın onlar için “daha iyi bir şey”, yani ölümsüz bir semavi hayat ve İsa Mesih ile birlikte hüküm sürme imtiyazını hazırladığı, İsa’nın meshedilmiş takipçileri, Krallığın gökte kurulduğu 1914 yılından sonra diriltilerek, Mesih’ten önce yaşayan Yehova’nın Şahitlerinin yerde diriltilmelerinden daha önce “kemâle er”mektedirler. (I. Korintoslular 15:50-57; Vahiy 12:1-5) Mesih’ten önce yaşayan Şahitlerin ‘kemale ermesi’, onların yerde diriltilmelerini ve ‘fesat kulluğundan azat edilerek’ Bin Yıllık Hükümdarlık sırasında Başkâhin İsa Mesih ve onun 144.000 kâhininin hizmetleri sayesinde Tanrı’nın insandan beklediği kâmilliğe ermelerini kasteder.—Romalılar 8:20, 21; İbraniler 7:26; Vahiy 14:1; 20:4-6.
İMANIMIZI KEMALE ERDİRENİ GÖZDEN KAÇIRMAMAK
17, 18. (a) Ebedi hayat kosusunu başarıyla bitirmek için ne yapmalıyız? (b) İşa Mesih hangi anlamda ‘imanımızı kemâle erdirdi’?
17 Pavlus, Yehova’nın eski zamanlardaki şahitlerinin imanlı işlerinden söz ettikten sonra, en büyük iman örneğine işaret eder. (İbraniler 12:1-3 ayetlerini oku.) ‘Bu kadar büyük şahitler bulutunun etrafımızı kuşatmış olması’ ne muazzam bir cesaret kaynağıdır! Ruhen ilerlememize engel olacak her türlü yükü üzerimizden atmak üzere bizi harekete geçirir. İman yetersizliğinden veya noksanlığından doğan günahlardan kaçınarak, mükâfatı ebedi hayat olan Tanrısal koşuyu sabırla koşmamıza yardım eder. Bununla birlikte, hedefimize ulaşmamız için bir şey daha yapmalıyız. Acaba bu ne olabilir?
18 Tanrı’nın yeni sisteminde, ebedi hayatla mükâfatlandırılacak olan koşuyu başarıyla bitirmek istiyorsak, ‘imanımızın Başvekili [veya Baş Lideri] olan ve imanımızı kemâle erdiren İsa’ya dikkatle bakmamız’ gerekir. İsa Mesih’in yeryüzüne gelmesinden önce yaşayan İbrahim ve diğer sadık kişilerin imanları, o zaman Mesih hakkındaki henüz gerçekleşmeyen peygamberlikleri anlamadıkları için kâmil veya “tam” değildi. (I. Petrus 1:10-12 ile karşılaştır.) Mesih hakkında verilen birçok peygamberlik, ancak İsa’nın doğumu, hizmeti, ölümü ve diriltilmesiyle gerçekleşti. Böylece, kâmil anlamda bir iman, İsa Mesih vasıtasıyla “geldi”. (Galatyalılar 3:24, 25) Bundan başka, İsa, gökteki mevkiinde de takipçilerinin imanını kemale erdirmeye devam etti. M.S. 33 yılının Pentikost günü, onların üzerine mukaddes ruhu dökmesi ve onların imanını gitgide geliştiren vahiyler göndermesi bunu gösterir. (Resullerin İşleri 2:32, 33; Romalılar 10:17; Vahiy 1:1, 2; 22:16) Böyle bir “Sadık Şahit”e, Yehova’nın Şahitlerinin “Baş Efendisi”ne veya “Liderine” sahip olduğumuz için ne kadar müteşekkiriz!—Vahiy 1:5; Matta 23:10.
19. İsa hakkında neden ‘dikkatle düşünülmeli’?
19 Pavlus, imansızların ayıplamalarına karşı koymanın kolay olmadığını bildiğinden, iman kardeşlerini şöyle teşvik etti: “Canlarınızda gevşiyerek yorulmıyasınız diye, günahkârlar tarafından kendisine karşı olan bu kadar muhalefete karşı dayananı [İsa’yı] düşünün.” (İbraniler 12:3) Gerçekten de “Sadık Şahit” İsa Mesih’in üzerinden gözlerimizi ayırmazsak, Tanrı’nın iradesini yapmakta asla yorulmayacağız.—Yuhanna 4:34.
20. İbraniler 11:1–12:3 ayetlerinden iman hakkında öğrendiğin bazı şeyler nelerdir?
20 ‘Büyük Şahitler bulutundan’, imanın özellikleri hakkında pek çok şey öğreniyoruz. Örneğin Habil’inki gibi bir iman İsa’nın kurbanlığına karşı takdirimizi artırır. Tıpkı Hanok’un Yehova’nın mesajını cesaretle bildirdiği gibi, hakiki iman da, cesur şahitler olmamızı sağlar. Nuh’un durumunda olduğu gibi, imanımız bizi, Tanrı’nın talimatlarına harfiyen uymaya ve adalet vaizleri olarak O’na hizmet etmeye sevk eder. İbrahim’in iman örneği, Tanrı’ya itaat etmenin ve bazıları henüz gerçekleşmemiş olsa bile, O’nun vaatlerine güvenmenin şart olduğunu zihnimize yerleştirmemizi sağlar. Musa’nın örneği, imanın, dünya tarafından lekelenmeden yaşamamızı ve Yehova’nın kavminin saffında sadakatle durmamızı sağladığını gösterir. İsrail’in hâkimlerinin, krallarının ve peygamberlerinin başından geçen tecrübeler, zulüm ve denemelerle karşılaşırken, Tanrıya karşı gösterilen imanın, ayakta durmamızı sağlayacağını ispat eder. Hepsi bir yana, İsa Mesih’in verdiği en büyük örnek, imanımızı sabit ve sarsılmaz yaptığı için ne kadar müteşekkiriz! Öyle ise, Liderimiz İsa’nın önderliğinde ve Tanrımızın verdiği güçle, Yehova’nın Şahitleri olarak sağlam bir iman göstermeye devam edelim.
NASIL CEVAPLANDIRACAKSIN?
◻ Mesih’ten önce yaşayan Yehova’nın Şahitlerinin hangi işleri imanın tehlike anında Tanrı’ya tam güvenmekle gösterildiğini ispat eder?
◻ Bütünlüğümüzü bozmaya yönelik her denemeye iman sayesinde başarıyla karşı koyabileceğimiz neden söylenebilir?
◻ İmanla, zulme karşı koyabileceğimize dair hangi delillere sahibiz?
◻ İsa’dan, neden ‘imanımızı kemâle erdiren’ olarak söz ediliyor?
◻ İmanın özelliklerinden bazıları nelerdir?